İnsan kusuru, hatayı, yanlışı hep dışarıda arar.
Çok az kişi içe dönük sorgulamalar yapma cesaretini gösterir.
Bu nedenledir ki sorunlarımızı çözmekte çok zorlanırız.
Bu dönemlerde herkesin bir adalet serzenişi var. Adalet istiyoruz, arıyoruz, yokluğunu anlatıyoruz.
Devletten, yargıdan, siyasetten adalet talebimiz var. Haklı bir talep.
Peki bireyden adalet talebimiz olmayacak mı?
Yani sen adil bir insan mısın mesela?
Evet… Birey olarak kendinin adil, adaletli olduğunu düşünüyor musun?
Dürüstçe bu soruyu sorduğunda (muhtemelen iç sesinle yapacaksındır bunu) alacağın cevap büyük ihtimalle “hayır adil değilsin” olacaktır.
Bir iki örnek vereyim neden böyle bir kanaatim olduğunu anlayın.
Eğer çocuğun bir suç işlese, onu kurtarmak, beraat ettirmek için her şeyi yapar mısın, yapmaz mısın? Araya adam sokmalar, hakim, savcı bulmalar…
Ya da çocuğun işe girsin diye, binlerce kendisi gibi bekleyen insan varken, araya hatırlı isimleri sokmaya çalıştın mı, çalışmadın mı?
Hayatında hiç torpil yaptırmadın mı yani?
Devlet dairesinde bir işin olsa, çabuk hallolması için birinden ricacı olur musun, olmaz mısın?
Çocuğun iyi bir okula yazılsın diye ikamet adresini başka bir yerde gösterir misin, göstermez misin?
Mastır, doktoraya kabul için mülakata girecek hocaları aratır mısın, aratmaz mısın?