Sakar Yokuşu, Marmaris yolu sapağını solda bırakıp Gökova Körfezi’ni bitirip Muğla’ya varmak için ağır ağır çıkılan yolun adıdır. Sıfır metreden 675 metre yükseklikteki şehre ulaştıran yol..Muğla’dan Aydın’a, Aydın’dan İzmir ve Denizli’ye giden yol.. Eski yıllarda tek şerit olduğu için onlarca aracın, özellikle kamyonların sıra sıra dizildiği yol. Çıkarken yokuşun zorluğu ,inerken de “karga sekmez” çabukluk ve korkusu..” Karga Sekmez” karganın sekmek için çırpınırken aniden kayması demek. Yani sekmeye fırsat yok. Ya uçup oraya konmaycaksın, ya da kaymayı göze alacaksın..
Sakar Yokuşu ,yıllarca çile olmuş. Şimdi çift şerit ama, şoförler için hala zorlu bir yol. Çıkarken kıvrım kıvrım yokuşun ne zaman biteceğini merak ediyorsunuz. İnişi de zor bunun. Karga sekmez yolun inişi kolay olur mu? Geri dönerken zor çıktığın o yol gene çile. Sürekli viraj alıyorsunuz. Yokuş aşağı olduğu için ayağınız sürekli fren pedalında. Birileri sizi arkadan ittiriyor sanıyorsunuz.
Her zorluğun bir kolaylığı ve güzelliği olamaz mı? Yokuşu çıkarken, belirli yerlerde seyir tepeleri var. Sağda durup, aşağıdaki Gökova Körfezini, yemyeşil bahçeleri ,tarlaları ,Çıtlık ve Gökova köylerini seyretme doyumsuzluğunu hissetmelisiniz. Seyir yerlerinden aşağıya bakmak, uçaktan aşağıya bakmak kadar heyecanlı..
675 metre yukarıya çıktığınızda Kızılağaç Köyü’nü geçince Muğla’yı geriden görüyorsunuz. Biraz sonra Muğla Ova’ sını geçip şehre giriyorsunuz.
Muğla’nın tarihi, milattan önceye kadar uzanıyor..Mobella denmiş antik çağda oraya. Söylene söylene şehrin ismi Muğla olmuş diyenler var. Sultan Kılıçaslan’ın komutanı Muğlu Bey’in adına izafeten şimdiki ismini aldığını iddia edenler de …
Muğla usulsüz yapılaşmaya izin verilmemiş bir şehir. Muğla Ovası’nı geçerken de bunu görüyorsunuz Eskiden oraları hep tütün tarlaları idi. Ova, yapılaşmaya karşı korunmuş. Orada ev yok hala. Ova’ya girmeden önce solda dağın yamacına yapı izni verilmiş. Orası, yeni garajın arka tarafları..
Muğla’da bir “Muğla Evleri” tiplemesi var. Bacaların ucu kuş kanadına benziyor. Kah ahşap ,kah, tek katlı taş evlerdeki bacalar dikkat çekiyor. Kuş kanadı o çıkıntılar, rüzgarın ocağın tütmesine etkisini azaltmak içinmiş..
Çocukluğumuzda Muğla’nın bizde derin hatırası vardır. Kenar mahalledeki bir evden çıkıp merkeze kadar yürürken, yollarda henüz sıcak asfalt yokken ve parke taşı da döşenmemişken ,sokaklarda ayakkabıma çamur bulaşmadan yürüdüğümü hiç unutamam. Yani benim vilayetim böylesine temiz bir yer..
Sakar Yokuşu, köyleri yollara, yolları şehirlere bağlayan zahmetli bir yer. Sakar Yokuşu’nun zahmetine katlanmadan aşağıdaki güzellikleri ; Marmaris’i ,Gökova’yı, Köyceğiz’i, İz Tuzu’nu, enfes Koyları Fethiye’yi ve sayamadığımız diğer güzellikleri göremezsiniz. Gülü seven dikenine katlanır misali yani..
Yokuştan inerken, karga sekmez inişin tehlikelerini de göz ardı etmemelisiniz . 675 metreden sıfıra inmek kolay değil. Kıvrım kıvrım yollar.. Ağır araçlarda fren boşalma sorunu vardır. Araç iniş aşağı kontrolsüz bir şekilde ,süratine sürat katabilir. Araç ele avuca sağmaz olabilir. Yol uzmanları bu tehlikeyi azaltmaz için yolun sağına, iniş istikametine “Kaçış Rampası” yapmışlar. Kaçış Rampası freni boşalan ,kontrolden çıkan ağır araç için bir emniyet tedbiridir. O hızla araç tehlike anında hemen kaçış rampasına saparsa, o rampa, aracın hızını otomatik olarak keser. Hatta araç rampada durur. Kaçış rampaları inişteki zorlukları kontrol eder. Torosların Mersin ve Adana bölgesinde daha çok kaçış rampaları vardır.
Sakar Yokuşunu bir tünelle geçmek, yani alttan bir tünel açmak mümkün değil. Zira yolun başındaki 675 metre yükseklik, Muğla’dan sonra gene 675 metre olarak devam ediyor. Yani Gökova Körfezi’nin uçundan tünel yapılsa bu tünelin öbür ucunda sıfır metre yer ve alçak satıh yok.
Bu zorlu yola bir alternatif olamaz mı? Gökova Körfezi’ne girmeden önceki Karabörtlen Köyünü Ula’ya bağlayan ,Ula’yı da Muğla’ya bağlayan tek şeritli yol geliştirilemez mi? Verimli hale getirilemez mi? O da rampa ama, Sakar gibi değil. O yol şimdi gene de kullanılıyor .Ama yoğun trafiğe müsait değil. Buna bir bakmak lazım. Yoksa, Sakar’ın tatlı çilesini çekmeye devam..
Sahi, Sakar ne demekti ? Niye buraya Sakar Yokuşu denmiş. Yokuşu anladık: Dik, bayır. Bu yokuş arabacılara cehennem azabı yaşatmış. Çile çektirmiş. Kur’an’da Sakar, Cehennem olarak tavsif edilir. Yol azap, cehennem de azap…
Allah hepimizi cehennem azabından korusun. Ramazan’ınız hayırlı olsun.