Büyüklerin örnek olmayacak önemsiz işlerini, bir "marifetmiş" gibi halka sunmak büyük hatadır.
Hiç unutmam, yıllar önce, 6-7 yaşlarında (1956 ?) küçük bir çocukken rahmetli babam, beni Atatürk'ün Anıtkabir'ine götürmüştü. Orada Atatürk'ün kullandığı şahsi eşyalarının sergilendiği müzesini gezerken, camekan içinde Atatürk'ün şarap içtiği kadenlerini de görmüştüm. Bunları da "hayret ve dikkatle" incelerken, yanımızdaki iki yetişkin tanımadığımız adamın birbirlerine,
-"Bak, zararlı bir şey olsaydı bu da içer miydi?" dediklerini duydum. Bunun üzerine içimden,
-"Keşke bunları, buraya koymasalardı" diye düşündüm.
Sosyal medyanın "pervasızlaştığı" günümüzde, bunun gibi "örnek alınmayacak örneklere" hemen her gün daha sık rastlıyoruz.
Bugün sosyal medyada, eski devlet adamlarımızdan Şükrü Saraçoğlu ile ilgili şöyle bir paylaşıma rastladım:
CHP'nin talihsiz iktidarı dönemleri olan 1938 - 1950 yılları arasında Dışişleri Bakanlığı, Meclis Başkanlığı yanında BAŞBAKANLIK da yapmış olan bu kişi, "Din zehirdir. Türkiye'den dini tamamen atabilmek için bize 30 sene daha lazım. Memlekete kızıl tehlike, bu sefer Muhammed'in bayrağı altında sokulacaktır" demiş.
FENERBAHÇE gibi gönüllere taht kurmuş bir takımın stadından, böyle din düşmanı bir adamın adı silinmelidir !
Bilmeyen onu iyi bir adam sanır da, belki "lanet' yerine "rahmet" okuyan çıkar ?