İdris hoca Temel ile yolda karşılaşır. O anda da aklına gelir ve sorar:

-"Ula Temel. Senin oğlun olmuş idi. Bana ne isim koyalım diye danışmıştın. Ben oni unuttim. Seni görünce aklıma geldi. Ne yaptınız o işi?" Temel:

-"Hocam o isim işini hallettik. Kur'an'dan bir isim bulduk. koyduk oni çocuğa."

-"Eyi bari. Peki ne isim buldunuz Kur'an'dan?"

-"Büdü koyduk hocam."

-"Büdü? Büdü Kur'an-i Kerim'in neresinde?"

Temel:

-"Nasil bilmezsun Hocam. Hatirlasana: "İyyakenaBÜDÜ"!

İsim önemli. Çocuklarımıza isim koyarken bile dikkat etmeliyiz. Asiye, Alev, Kezban, Sanem, efsun gibi isimler sakıncalı ve bazıları bilhassa haram olan isimlerden sadece bir kaçı. Kur'an-i kerimde geçiyor diye her kelime isim olarak konamaz tabi.

Nasrettin Hocamızın tavsiyeleri arasında "Çocuklarınıza Eyüp ismini koymayın" da varmış.

-"Neden hocam?" diye sorduklarında:

-"Siz dikkat etmez, sağa sola çekiştirir, söyleye söyleye Eyüp yerine "İP" demeye başlarsınız da ondan" demiş.

Sadece çocuklara konan isimle sınırlı değil dikkat etmemiz gerekenler.

Bugün bu konu ile ilgili olarak sizlere bir sahabeyi kısaca tanıtacağım.

Hazreti Ka'kâ'.

Büyük komutan, büyük sahabe. Kendilerine karşı girişilen savaşlarda kendilerini ezip geçen, bu sebeple de Yahudilerin en çok nefret ettiği sahabelerdendir Hz. Ka'kâ'(R.A).

Yahudiler cesareti, harp kabiliyeti kendilerine karşı kazandığı üstün başarılarından dolayı Hz. Ka'kâ'ya nefret duyarlar. Bu düşmanlıklarından dolayı çocuklarının yaptığı pisliğe "KAKA" derler. Maalesef bizler de hiç araştırmadan aynı şeye kaka demekteyiz.

Yahudilerin büyük bir kısmı çok tehlikeli ve şirret bir hale dönüşmüştür. Benzer alçaklıkları çoktur. Haşa Allah'ın 99 adına hakaret etmek için tuvalete, helaya "yüznumara" dedikleri gibi. Bu kelime özellikle kullanılmamalıdır. Her taktıkları isim bir nefret dili ve alçaklık içermektedir.

Geçenlerde Ünlü yazar Tolstoy ile ilgili bir yazı okurken dikkatimi çekti. Tolstoy Kafkasya ve Kırım'da bulunduğu sıralarda Türklerle ve Müslümanlarla tanışmış, Kafkas kahramanları Şeyh Şamil'e ve hacı Murat'a hayranlık duymuş. İslam'ı araştırmış. O arada da Türkçe ve Arapça öğrenmiş. Romanları arasında "Kazaklar" ve "Hacı Murat" gibi Kafkasyalı Müslümanları anlatan romanlar yazmış. Tolstoy bazı eserlerinde Peygamberimiz Hz. Muhammed (S.A.V.)'in hadislerini yazmaktan çekinmemiştir. Kilise onun Müslüman olduğu bilgilerine dayanarak eserlerini yasaklamıştır. Tolstoy'un eserleri arasında da yer alan bu "Hacı Murat" ı ilk defa duydum. Araştırdım biraz. Sizi sıkmamak için kısadan özet geçeyim.

Hacı Murat 19.yy başlarında Dağıstan'da dünyaya gelmiştir. Kafkas-Rus savaşlarında ismini duyurmuş Gitino-Magoma'nın oğludur. Çocuk yaşta Hunzah medresesinde eğitim almıştır. O kadar iyi silah kullanırmış ki; hiçbir zaman bir hedefe iki defa ateş etmediği söylenirmiş. Hacı Murat, daha genç yaşlarda at binmesi ve nişancılığı ile ün yapmaya başlamış.

Ruslara karşı silahını eline alıp çatışmalara katılan Hacı Murat, Ruslarla iş birliği olan Avar Hanı Ahmet'in komplosuyla Ruslar tarafından tutuklanmış.

Halkın üzerindeki büyük etkisi göze alınarak, gizlice Rusya içlerine sürülmesine karar verilmiş. Ancak Şura’ya götürülürken firar etmeyi başarmış. Gimri'ye Şeyh Şamil'in yanına gitmeye karar vermiş. Şeyh Şamil'in yanında başarılarıyla kısa sürede yükselerek Rus birliklerine karşı büyük zaferler elde etmiş.

1851 yılında halen anlaşılamayan bir sebeple Hacı Murat Vozdveezhenskoy kalesine giderek Rusların tarafına geçtiğini; saf değiştirdiğini bildirmiş.

Bu olay kimilerine göre İmam Şamil ile beraber yaptıkları bir planın, kimilerine göre ise Şeyh Şamil ile aralarının bozulmasının bir sonucu imiş.

Ancak Hacı Murat 4 Nisan 1853 günü Vozdveezhhensky kalesi yakınlarında, çok sayıda Rus askerleriyle tek başına girdiği bir çarpışmada çok sayıda Rus askerini telef ederek şehid olmuş.

Bize "Hacı Murat" dendiğinde Murat 124 arabalar aklımıza gelir. Kimdir bu hacı Murat çoğumuz bilmez veya araştırmayız.

Vıttırıvızık bir otomobile bir kahramanın ismi ile hitap etmek de Hz. Ka'kâ' olayını hatırlatıyor.

Sadece birazcık dikkat ve özen!

Kalın sağlıcakla.