Milletçe en büyük özelliğimiz askere karşı saygı ve sevgi dolu olmamızdır. Neden? Çünkü biz asker milletiz! Asker vurulsa, öldürülse, tanısak da tanımasak da gözlerimiz dolar, boğazımıza bir şeyler takılır, iki öksürdükten sonra yumruğumuzun tersiyle gözlerimizden akan yaşları sileriz...
Jandarma Genel Komutanı Eşref Bitlis tanıyanın ardından hüngür hüngür ağladığı, tanıyamayanınsa gözlerinin dolduğu bir askerdi. Turgut Özal'ın isteği doğrultusunda geniş kapsamlı bir Kürt Raporu yazmıştı.
ABD'nin bölgede kurduğu Çekiç Güç’e bağlı kimi Amerikalı subayların PKK'ya yardım ettiğini yazmıştı komutan. Bu savı güçlendiren telsiz konuşmalarıyla görüntüleri de eklemişti. ABD'li subayların, PKK lider kadrosuyla yaptığı üç ayrı toplantıyla ilgili ayrıntılı bilgiler de sunmuştu.
Paşa, devlet içinde kimilerinin terörden rant sağladığını vurguluyor isimler veriyordu. Güneydoğu'da bazı iş adamlarının güvenlik güçlerinin desteğiyle, PKK adına kaçakçılık yaptığını belirtiyordu.
Raporun çözüm öneren ikinci bölümünde, yani Kod Adı Kale olarak tanımlanan tasarıda, öncelikli olarak terörün yok edilmesi öneriliyordu. Sonra da Kürt halkına yönelik sevecen ve ılımlı adımlardan söz ediliyordu.