Evlat işte böyle bir şeydir. Ana Kucağı, Baba Ocağı, demişler. "Ana gibi yar, Bağdat gibi diyar" sözümüz, özlemimizin ve hasretimizin ifadesi. "Ağlarsa Anam Ağlar, Gayrısı Yalan Ağlar" sözü de öyle.
Kim ki kazanmaz üç kuruş ekmek parası
Dostunun yüzkarası, düşmanının maskarası. (Akif)
Kazanın doğurduğuna inanan, öldüğüne de inanır.
Kaymağı seven, mandayı cebinde taşır.
Tosyalılar "evlat sermaye, torun kâr" derler.
Doğru söylemişler. (Peyman Kırımlıgil)
Kimi yerlerde de torun için "evlat kemik, torun ilik" veya "ceviz içi" derler. Kaynana Gelin hanıma "ceviz içi nasıl" diye sormuş. Gelin kocasına "Annen ceviz içi istiyor galiba" demiş. Ceviz içi alıp ziyarete gitmişler. Ceviz içinin torun demek olduğunu anlayamamış gelinimiz.
Sevgili Öğretmenim, kâr çalışılarak, emek karşılığı elde edilir. Faiz öyle değil. Selamlar. (İsmail Aydın)
Seninle aynı görüşteyim, aksini iddia edenlerin tabii ki karşısındayım. Her zaman emeğin, emekçinin yanında oldum. (Peyman Kırımlıgil)
Kaşık ile aş verip sapı ile göz çıkarma.
Kazanmayınca kazan kaynamaz.
Hz. Musa'ya, kavmi olan Yahudiler çölde: "Rabbin bize su versin" dediler. (Rabbimiz demediler.) Hz. Musa su istedi. Yüce Allah "Ya Musa, elindeki asa ile taşa vur" buyurdu. Hz. Musa itiraz etmedi, vurdu, kayadan su fışkırdı. Yüce Allah böylece "Ya kulum, sana istediğini veririm ancak işin içine biraz da senin çaban (fiili duan) karışsın" buyurmuş oldu. (Kur'an)
Mükemmel, harika bilgi için teşekkür ederim İsmail Bey (Murat Duman)
Toprağı işleyen, ekmeği dişler.