40 yıl önce bugün bu ülkenin yaşadığı askeri darbenin toplumsal bünyemizde yarattığı sarsıntıyı hala atlatabilmiş değiliz.
Ben henüz 3 yaşındaydım.
Hem öncesi hem sonrası cehennem olan bir dönem 12 Eylül.
Bu dönemden hiçbir zarar görmemiş insanların dahi salt 12 Eylül’e şahit olmanın getirdiği ruh hali ile bambaşka varlıklar haline geldiklerini düşünüyorum.
12 Eylül, daha önceki darbeler gibi belli siyasal bir gruba dayanmayan, tüm siyasal gruplara derecesi değişmekle birlikte zulmeden, herkese Eski Türkiye rejiminin gerçek sahibinin generaller olduğunu gösteren bir darbeydi.
Bu, ayrım gözetmeyen zalimliği sözde herkes tarafından paylaşılan çok sahte bir 12 Eylül ve Kenan Evren düşmanlığı da yarattı.
Sözde diyorum çünkü görüntüde bu düşmanlık herkes tarafından paylaşılıyor olmakla birlikte esasen söylemeye çekinmekle beraber Evren’i seven bir eski kuşak vardır ve sayıları da az değildir.
Mesela o yüzden Profesör Celal Şengör, Kenan Evren’e ve 12 Eylül darbe rejimine methiyeler düzünce bence özellikle 65 yaşını geçmiş Sağ-Atatürkçü kesimden çok da destek aldı.
Şengör gibi bu Sağ-Atatürkçü kesim de 12 Eylül öncesi katliam ve kan dolu ortamın kendiliğinden oluştuğuna ve Kenan Evren’in bu anarşi düzenini bitirdiğine inanıyor.