Ona göre her anne babanın çocuğuna, cömert davranma ve sahip olduğu imkânları ihtiyacı olanlarla paylaşma alışkanlığını öğretmesi farzdır.
Kendisini ilme adayan herkesin geçimini sağlamak Müslümanların ortak görevidir. Toplum bu görevini yerine getirmediği takdirde tıpkı zekât borcu gibi zorla ödeme durumunda bırakılabilir.
Yukarıda yer verdiğimiz görüşlerin sahibi olan İmam Mâtürîdî hem bir kelam alimi hem bir hukukçu hem de Kuran’ı derinlemesine yorumlayarak dönemin ihtiyaçlarına göre yorumlayacak kadar derin bir müfessirdir.
Bu özellikleriyle İslam dünyasında kurulan devletlerin özellikle Selçuklu ve Osmanlı devlet sistemindeki ekonomik ve siyasi anlayışa doğrudan veya dolaylı bir şekilde etki eden bir ilim adamı olarak görülür.
İslam dünyasında aklı öne çıkaran en önemli alimlerden biri olarak biliniyor.
Aklı göz ve kulakla aynı konumda görür.
“Nasıl ki göz ve kulakla renkleri ve sesleri ayırıyorsak aklı kullanarak toplumda karşımıza çıkan sorunları çözebiliriz” der.
Göz ve kulak olmadan yaşamak ne kadar zorsa aklı kullanmadan yaşamanın da o kadar zor olacağına dikkat çeker.
Türklerin anayurdu Özbekistan’ın Semerkand şehri yakınındaki Matürid köyünde doğmuş.
Hayatı hakkında fazla bilgi yok.