Türkiye’mizin çeyrek finalde katıldığı maçı iyi anlamalıyız. Almanya'da yapılan Türkiye- Hollanda maçı sadece Türkiye’den ve Hollanda’danların maçı değildir. Hollandalı taraftarlara ayrılan yeri ancak doldurdukları halde Türkiye'nin taraftarı her yerde dolu. Almanya’ya yıllar önce gelen işçilerimizin çocukları artık Almancı değil. Anadolu’yu Avrupa'ya taşıyan, köklerini atasını bilen, bugünü bilen, geleceği planlayan, mühendis, dişçi, müteahhit, işadamı vs. artık karar veren, onu uygulayan, Almanların bile takdir ettiği, geleceğin Müslüman Türkleri, Osmanlı torunları, cumhuriyetin Türkiye dışındaki elçileri, işadamları gurur duyduğumuz çalışmaları, gayretleriyle eline Türk bayrağını aldı mı Almanya şehirlerinin caddelerini, sokaklarını, Alman dostları ile dostça vatan hasreti ve sevgisi ile birlikte elini göğsüne kapatan, yüreğimde Allah'ımın sevgisi, ümidi, müjdesi var diyen, parmağını havaya kaldırıp sanki ihlas suresini okuyor gibi Allah birdir, hepimizin Allah’ıdır diyor. Yüreğimizi coşturan, Mekke'den, İstanbul'dan, Ankara'dan Orta Asya’ya kadar varız, her yerdeyiz diyen bir mesaj.

Bir diğer başarılı gurur duyduğumuz sporcumuzun işaretiyle nerede Türk varsa Orta Asya’dan itibaren dalga dalga yayılan, bilinen, severek yapılan bir hareket stadı coşturdu. Neden haç çıkarana değişik ülkelerin işaretleri yapanlara bir işlem yapmayıp sadece Türk'ün başarılı sporcusuna yapılması çok anlamlıdır. İçimizdekilerden anlayamayan varsa da biz Cumhuriyet çocuğuyuz. 1000 yıllık Osmanlı torunu, Fatih'in torunları, şehitlerin kanlarıyla sembolleşen elinde bayrak hiç inmeyecektir.

Tarihte hiç yaşanmamış Avrupa dahil bütün kıtalardan ellerinde Türk bayrakları ile Almanya'yı, caddeleri, havaalanlarını dolduran insan seli tarihi bir gün yaşanıyordu. O tarihi günde heyecanla dünyanın dört bir yanından gelen elinde Türk bayraklarıyla tarih yazanları unutmayacağız. Unutulmayan örnek bir gün yaşanıyordu. Sanki Türkiye'deki her şehirlerde maç yapılıyor gibi dev ekranlarla, yürekler ellerinde zaferi alkışlıyorlar. Yeni dünyanın ayak sesleri.

Bugün devletler, kıtalar dünya ya içinde ya yüreği heyecanı ile Almanya'dan gelen sese kilitlendi.

Osmanlı'nın bütün kurumları Cumhuriyet kurulduğunda birileri ısrarla Osmanlının her şeyinin üzerinde yaşarken yok kabul edenleri anlayamıyorum. Bu ayak sesleri atam Osmanlı'nın, torunlarının sesi, heyecanı Cumhuriyetin çocuklarıdır. Anadolu’yu Avrupa'ya taşıyan Almanya'ya giden Türkiyeli iş adamları, mimarlar her alanda yüreğimizi kabartan kardeşlerimizin ev sahipliği için de gönülden teşekkür ediyoruz.

Yeni dünyanın kurucuları, mimarları merhametli, vicdanlı insanlık örnekleri sizleri kutluyorum.

Ali İlkbahar