FATMA, HAKKINI HELAL ET
MAKALE
Paylaş
25.05.2025 21:20
178 okunma
Muttalip Uslu

Gelin sırtına kaynana yumruğu ve 30 sene sonra istenen helallik          

Bulgaristan’da Türk köylerinde, geleneksel geniş aile düzeni devam ettirilmektedir. Bu düzen içinde erkek çocukları, evlendikten sonra da aile içinde kalmaya devam ederler.

Dede,nine, bekar kız ve erkek çocukları ile evli erkek çocukları, gelinler ve torunlardan oluşan bu aile yapısının en büyüğü aile reisidir. Ailenin geliri bu aile reisinde toplanır ve her türlü harcamalar bu kişi tarafından yapılır.

Bu geleneksel geniş aile yapısı içinde, öğün vakitlerinde ailenin kalabalıklığına göre, yetişkinler ve çocuklar için, ayrı ayrı olmak üzere birden fazla sofra kurulur.

Tırnova Sancağı, Elena Kazası, Kalaycılar Köyü’nde yaşayan Kıvılcım İbrahim de, kendisi ve eşiyle beraber bir bekar kız, üç evli erkek ve üç gelin ile beş torundan oluşan ailenin aile babasıdır.

Kıvılcım İbrahim’in en büyük kızı Fatmanın kocası Salim, 1930’ların başlarında genç yaşta vefat etmiş, iki erkek çocuğuyla dul kalmıştır. Kıvılcım İbrahim, aynı yıllarda dul kızı Fatmayı, komşu Şükürler Köyü’nden biriyle evlendirmiştir. Fatma, Şükürler Köyü’ne küçük oğlunu yanında götürmüş, büyük oğlunu da dedesi ve ninesinin yanında bırakmıştır. O yıllarda, Kıvılcım İbrahim ailesine bu torunu da dahil olmuştur. Bu torunla beraber ailenin nüfusu 15’e ulaşmıştır.

Ancak, her ailede olduğu gibi Kıvılcım İbrahim ailesinde de, çok nadir de olsa, ara- sıra, ufak- tefek tatsızlıklar da olmaktadır.

1950 öncesinde, ablam Meryem beş yaşlarında iken yaptığı bir yaramazlıktan dolayı, annem tarafından hafifçe çırpıştırılırak cezalandırılır  ve ağlatılır. O esnada orada bulunan, sessizliği ve sakinliği ile bilinen ninem, torununun bu ağlamasına dayanamaz. Ve hiç bir şey demeksizin, sessizce gelir,  annemin sırtına bir yumruk vurur ve gene sessizce döner gider. Annem de bu kaynana yumruğuna hiç tepki göstermez ve ses çıkarmaz.

Aradan yıllar geçer, bu olay unutulur gider. Veya unutulduğu sanılır…

………………………………….

1951 senesi büyük göçünde, Antalya’nın Aksu Nahiyesi’nin ( Sonradan kaza oldu ) Alaylı Köyü’ne Bulgaristan Türklerinden dört hane iskan edilir. Dedem, biz, amcam, bir de İslimye’nin Turkuklu Köyü’nden Salih Amca…O yıl, dedem Kıvılcım İbrahim 67, ninem 65 yaşındadır. Salih Amca, 1967 yılında köyünde yerini yurdunu satar, Antalya’ya göç eder. Arkasından, Alaylı Köyü’nde 24 yıl yaşadıktan sonra 1975 yılı başlarında  amcam ve dedem de köyde yerlerini yurtlarını satarak Antalya’ya göç ederler.

Amcam, Antalya’da yerleşinceye kadar bakımıyla ilgilendiği yaşlı dedem ve ninemi göç işini birkaç aylığına erteler. O  sıralarda bekar olan kızını da  bakımlarıyla ilgilenmek üzere yanlarında bırakır.

Amcam, yerleştikten bir iki ay sonra dedemin eşyalarını da, bir traktör römorkuyla  Antalya’ya nakleder. En arkaya kalan dedem ve ninemi de götürmek üzere, köylülerimizden birinin Murat marka taksisini kiralar.

İçinde dedem ve ninemin bulunduğu taksi, evimizin 20 metre yakınından geçen toprak yolda, tam bizim evin hizasına gelince durur. Taksinin açık olan pencere camından ninem, evin yanında gördüğü anneme eliyle “Gel”  diye el eder. Annem yanına varınca ninem :

-Fatma, ben Bulgaristan’dayken, senin sırtına bir yumruk vurduydum. HAKKINI HELAL ET. Der. Annem :

-Ana, ben onu çoktan unuttuydum. Seneler sonra, senin aklına bu nerden geldi. Ama,  gene de, hakkım helal olsun. Der ve helalleşirler.

Bu helalleşme faslından sonra, ağır ağır hareket eden taksinin açık penceresinden, 89 yaşındaki ninem, gelini anneme, annem de kaynanasına, gözden kaybolana kadar el sallamaya devam ederler. Murat taksi de toprak yolda, korna çalarak, toz duman içinde Antalya istikametinde gözden kaybolur gider…  

…………………………….

Demek ki; az konuşan, sessiz, sakin, melek huylu ninemin bir kaynana olarak gelini anneme karşı, helallik istemeye değer en büyük suç, kusur, kabahat, her ne ise  bundan ibaretmiş diye düşünmeden edemiyorum. Bu göçten sonra ninem, bir sene sonra, 90 yaşında, dedem de 3 sene sonra, 95 yaşında iken, Antalya’da ömürlerine son noktayı koymuş oldular. Ninemle beraber bütün ölmüşlerimizin, ruhları şad, mekanları Cennet olsun diye dua ediyorum…

Muttalip USLU

ANTALYA

 

Yorum Ekle
Adınız :
Başlık :
Yorumunuz :

Dikkat! Suç teşkiledecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

sanalbasin.com üyesidir

ANA HABER GAZETE
www.anahaberyorum.com
İşin Doğrusu Burada...
İLETİŞİM BİLGİLERİMİZ
BAĞLANTILAR
KISAYOLLAR
anahaberyorum@hotmail.com
0312 230 56 17
0312 230 56 18
Strazburg Caddesi No:44/10 Sıhhiye/Çankaya/ANKARA
Anadolu Eğitim Kültür ve Bilim Vakfı
Anadolu Ay Yayınları
Ayizi Dergisi
Aliya İzzetbegoviç'i
Tanıma ve Tanıtma Etkinlikleri
Ana Sayfa
Yazarlarımız
İletişim
Künye
Web TV
Fotoğraf Galerisi
© 2022    www.anahaberyorum.com          Tasarım ve Programlama: Dr.Murat Kaya