İnsanoğlu, yaratıldığı günden beri arayış içindedir.

Kimi saadeti saraylarda arar, kimi huzuru dağ başlarında.

Kimi ilmi kitaplarda bulur sanır, kimi hikmeti dünyalık makamda.

Kimi zaferi kılıçta arar, kimi şöhretin alkışında…

Ama ne yazık ki çoğu kez hüsranla karşılaşır. Çünkü aradığını yanlış yerde arar. Mutluluk dediği şey elinden kayıp gider, güç sandığı şey bir gün tükenir. Unutur ki, bütün arayışların gerçek adresi sadece Rabbimizin katındadır.

Bazen aklımıza gelir, bazen unuturuz. Bazen kalbimiz uyanır, bazen şeytanın aldatışına kapılırız. Fakat değişmeyen hakikat şudur:

Saadet arıyorsak da, zafer arıyorsak da, ilim arıyorsak da, hikmet arıyorsak da, ahlâk arıyorsak da yapacağımız bir tek şey vardır: Sımsıkı Allah’ın kitabına sarılmak.

Çünkü Kur’an, kalplere huzurun anahtarı, zihinlere ilmin kaynağı, toplumlara adaletin terazisidir. Onun ışığıyla yürüyen, yolunu kaybetmez. Onun sesine kulak veren, karanlıktan kurtulur.

Gel, gönlümüzü onun nuruyla diriltelim. Çünkü Kur’an, sadece okunmak için değil, yaşanmak için indirildi.

“Ya Rabbi, kalplerimizi Kur’an’la ihya eyle. Bizi onun nurundan mahrum bırakma. Arayışlarımızı doğru menzile ulaştır, yolumuzu sabit kıl. Kitabına sarılanlardan, onu hakkıyla yaşayanlardan eyle.”

25.08.2025

Hasan Günay