1997 yılı sonu-1998 yılı başlarında, Terörist elebaşı Abdullah Öcalan’ın, Suriye’deki konumu tespit edip bulunduğu yeri, başbakanlığa bildirerek yakalanmasını sağlayan Salih Kurt, bu davranışıyla Başbakanlık Yüksek Terör İstişare heyetinde görev ifa etmiştir. Halen, KASSAK (Karabağ Savaş Suçlularını Araştırma Komisyonu) ile Türk Dünyası Yazarlar Birliği Başkanlığı görevlerini deruhte etmektedir.
Beşerî alemdeki devletlerarası münasebetlerin, sulh yoluyla çözümlenmeyip nihaî çözüm yolu saydığımız silahlı modele geçilmesinin, adilane ve insanî olmadığını görünce, gücü gücüne yeten davranışların masum ve yoksul insanlara yönelik zalimane durumuna karşı durulmasının gerekliliğine inanarak insanî ,hukukî hal çareleri aramaya başlayan Resiü’l-Rüesa Salih KURT, insanlığın tamamının gözleri önünde cereyan eden Gazze soykırımının, Myanmar’a (Burma)reva görülen zulmün, fakir Afrika insanlarının uğradığı zalime uygulamaların, Uygur Türklerinin maruz kaldığı fecaatlerin karşısında, alakadar insanlar dışında, kimsenin kılını kıpırdatmadığını, kendini devlet zanneden zalimlerin meydanda at koşturduğu bir dünyada, muhakkak bir çare bulunması gerektiği kanaatiyle hareket ederek 2022 yılında, Uluslararası Savaş Suçları Araştırma Mahkemelerinin Türkiye’de kurulması için ilk resmi girişimde bulunma feraset ve cesaretini göstererek harekete geçip Reîsü’l- Rüesâ unvanına layık olmayı hakketmiştir. Özellikle bu mevzuda gösterdiği fedakârane davranış ve ferasetiyle Reisü’l-Rüesa Salih Kurt, özellikle savaşta işlenen suçların ve suçlularının ortaya çıkarılması için Türkiye’nin başı çektiği, uluslararası konsorsiyumları, tesiriyle koordine eden, ehemmiyeti haiz, zişuur, zişan, âlî bir Türk gencidir. Bu vasfıyla 40-50 ülkeden birçok devlet başkanlarına ve diplomatlara başkanlık yapmıştır. Karabağ Savaş Suçları Araştırma Komisyonunda, özellikle Kafkasya’da ki diplomatlar ve büyükelçilerle istişare ederek Azerbaycan’ın bütünlüğünün temini için etkin mücadeleler vermiştir.
Reisü’l-Rüesa Salih Kurt, son zamanlarda yazdığı makalelerle ve oluşturduğu inisiyatifle USSAM’I bir fenomen mevkiine terfi ettirmiştir. Bahusus, Gazze’de yaşanan insanlık dramına ilişkin, insanlığın dikkat-i nazarını çekmiş, USSAM’ı, bu manada, önemseterek bağlı mahkemelerin, savaş suçlularının suçlarının aydınlatılması ve sorumlularının adalet önüne çıkarılması konusunda, bu ana kadar mühim teşebbüslere imza koymuş, kuruluşundan bu yana, USSAM’ın, Türk ülkeleri yanı sıra, Pakistan, Katar, Libya gibi kardeş ülkeler ve diğer birçok uluslararası kurum ve kuruluşlar tarafından desteklenmesini, sağlayarak mahkemelerin meşruiyetini teminen etkisini artırmıştır.
Reisü’l Rüesa Salih Kurt’un hayatının, kuru kuruya bilinmesinden ziyade, verdiği mücadeleden Türk milletinin bilgi sahibi olmaya, seraser hakkı vardır. Bu mücadelenin her Türk gencinin hedeflerinden biri olması gerekir.
Reisü’l Rüesa Salih kurt, şahsiyetli, dürüst, Türk’ü Türk yapan ve yaşatan millî değerlerine sadık, davranışlarıyla gösterdiği bir durum bu. Bu durumun, insan haklarına ve uluslararası alandaki çalışmalarına da aynı duyarlılık ve titizlikte, müessir olacağı, kendine mahsus tutum ve davranışlarından hasıl olan sonuçtan belli oluyor.
Son günlerde, 18-22 Mayıs 2025 günlerinde, KACST (King Abdülaziz City for Research and Technology) ile TÜBİTAK’ın, ev sahipliği yapacağını öğrendiğimiz, GRC 2025’in, Suudi Arabistan'ın Riyad kentinde gerçekleşmesi planlanan Yıllık Toplantısı'nın, USSAM’ın küresel etkisinin bir adım öteye taşıyacağı ve uluslararası iş birliğini güçlendireceğinin yüksek dereceli tahminlerden olduğu bildiriliyor.
Pek muhterem Resiü’l-Rüesa Sâlih Kurt’un, mücadelesine başarı, varlığına sağlık ve selâmet diliyoruz.
https://www.youtube.com/watch?v=wsXrs3YGDOI