Arınmak, temizlenmek, ruh ve beden dinginliğine ulaşmak insanoğlunun ihtiyaç duyduğu bir olgudur. Kendini yenilemek ve kendisi ile yüzleşmek isteyen insan bunu sakin huzurlu bir ortamda kolayca başarabilir. Allah da insandan kendisine her zaman yönelmesini, tevbe etmesini, dua ve istekte bulunmasını istemektedir. Bu sakin ve huzur dolu günlerden biri de Recep ayıdır.
Recep ayı, halk dilinde "üç aylar" olarak anılır. Rahmeti, bereketi ve mağfireti bol olan manevi huzur ve sükunun kalplere dolduğu bir ticaret mevsimine girişimizin habercisidir.
Hz. Peygamber “Recep Allah’ın ayı, Şaban benim ayım, Ramazan da ümmetimin ayıdır.”
“Ey Allah’ım! Recep ve Şaban’ı bize mübarek kıl, bizi Ramazan’a kavuştur.” Diyerek özellikli günlere dikkat çekmiştir.
Recep ayı Kur’an’da haram aylar diye anılan dört aydan bir tanesidir. Haram aylarda insanlara daha sakin ve huzurlu bir hayat sürmeleri, insani ilişkilerinde daha yumuşak ve hoşgörülü olmaları, ibadetlerini daha özenli ve itinalı yerine getirmeleri, dinlerini insanlara sunmada daha gayretli olmaları tavsiye edilmiştir.
Kendimizi denetleme ve değerlendirmeyi artırdığımız, Allah’a yakınlaşarak kendimizle hesaplaşmak için çok güzel fırsatların bize sunulduğu değerli günlerdir.
Kulluk bilincini elde ederek cismen ve manen bereketli bir şekilde ilahi huzura durma günleridir.
Geçmişin muhasebesini yaparak hayatımızda oto kontrol sisteminin kurulmasına vesile olan, dünyevi meşguliyetlerimizden sıyrılıp, yaratılış gayemizi düşünmemiz; yaratan ve yaratılanlarla olan münasebetlerimizi değerlendirmemiz için fırsat günleridir.
Üç aylar yenilenme aylarıdır, yaşanan dünyeviliği kırma, yok etme, derlenip toparlanarak, hakikati hatırlayıp gereğini yapma zamanlarıdır.
Bilerek ve bilmeyerek işlenen günahlarımıza tevbe etme, affedileceğine yürekten inanarak Allah’ın rahmet ve mağfiretine sığınma günleridir.
Hatalarının ve günahlarının affedileceğine inanan kimse bir daha bilerek günah işlememeye söz vererek yenilenmesini sağlamış olur. İslami kimliğe daha doymuş bir hale gelmenin gerekleri yerine getirir.
Bu günler insanların Rab’lerine daha fazla yakın oldukları, hata ve günahlarından uzaklaşmak için dua ettikleri gerek bu dünya gerekse ahiret hayatı için isteklerde bulundukları, Kur’an’la dostluğu geliştirme günleridir.
Bu günlerde, dini bize anlatan Hz. Peygamberin hayatı ve mücadelesi en iyi şekilde öğrenilmelidir. Yaşam biçimi, davranışları, ahlakı, örnekliği, dini yaymadaki kararlılığı iyi kavranılmalıdır.
Günlük ibadetler düzenli bir şekilde yapılmalı. Farz ibadetlerin dışında nafile ibadetler de artırılmalıdır.
Recep ayı sabır ve tahammül zırhını kuşandığımız günlerimiz olsun. Yalnız soruyorlar nereye kadar sabır ve tahammül diye. Kötülük sona erinceye kadar. Allah peygamberler mücadelesinin yol haritasını böyle çizmiş.
Hatalardan ve günahlardan dolayı pişmanlık duymaya çalışılmalı, hayırlarda yarışılmalıdır. Bu aylarda insanların kalpleri daha yumuşak, yardımlaşma duyguları daha fazla olduğu için insanlara yardımcı, uyarıcı, teşvik edici olunmalıdır.
Öğrenilen İslami bilgiler, önce yakın çevre olmak üzere, eş dost, arkadaş ile paylaşılmalı ve onlara aktarılmalıdır.
Yıl içerisinde hayatını Allah’ın koyduğu kurallara uyduranlar, bu günlerde İslam’i hassasiyetlerini en üst noktaya taşımalı, İslam’ı öğrenme, yaşama, anlatma konusunda yoğun gayret göstermelidir.
Allah’ın var olduğuna inanıyorsak -Elhamdülillah inanıyoruz.- Allah’ın talimatlarını hafife almayalım. O yokmuş gibi yaşamayalım. Kendi rahatımız için kalbimizin frekansını bu ayda Allah’a ayarlı hale getirmeye çalışalım.
Dünyadaki kirlenmenin ilki ise, dünyevileşme hırsına mağlup olan Kabil ile başlamıştır.
Kirlenmek; arzu ve isteklerin kötülüklerden ve yasaklardan beslenmesidir.
İnsanın en çabuk kirlenen yeri zihnidir.
Kirli zihnin arınıp dönüşümü ise kararlılıkla devam edecek bir süreç ister ve zaman alır.
Bu süreçte insan hep diri ve dirençli olmak zorundadır.
Bizim de hayat tarzımızda bir grilik ve kirlenme gibi olumsuzluk hissedersek, bu günlerde Rabb’imizle temas kurma şeklimizi yeniden düzgün hale getirmede çabalarımızı artırmamız gerekir.
Toplumun, ülkenin ve dünyanın tüm kötülüklerden arınmış, harama bulaşmamış, arınmış, temiz insanlara ihtiyacı var.
Recep ayında insanlara kin ve öfkelerini bastırmaları, düşmanlıklarını ertelemeleri, birbirleri ile olan hesaplaşmalarını daha sonraki bir zamana bırakmaları kavgasız gürültüsüz günler geçirmeleri, daha sakin ve huzurlu bir hayat sürmeleri, insani ilişkilerinde daha yumuşak ve hoşgörülü olmaları, tavsiye ediliyor.
İslam coğrafyasındaki özellikle batının tahrik ve teşvikleriyle derinleşen hatta birbirlerine adeta düşman hale getirilen mezhepsel ayrılıkların girdabına düşmüş insanların, bu haram ayları iyi kavrayarak aklı selimle hareket ederek arınmalarına destek olmasını, Müslümanlar arası düşmanlıklarının sona ermesini Yüce RABB'imden niyaz ediyorum.
Ey Allah'ı seviyorum diyenler! Kulluk vazifeni senden istendiği gibi yap.
Peygamberimi seviyorum diyenler! O’nun sünnetini yaşa, mücadelesini iyi kavra.
Kitabım Kur'an'dır diyenler! Kitabı en güzel şekilde oku öğren ve kitabın emrettiği gibi yaşa
Allah'ın nimetlerinden faydalandığına göre, şükrünü de yerine getir.
Aç, yoksul, kimsesiz, hasta ve fakirleri koruyup gözet.
Bu günlerdeki gösterilen İslam’ı öğrenme, yaşama ve anlatma çabalarının bizleri değiştirdiğine şahit olacağız.
Haydi “Bir günü diğer bir gününe denk olan ziyandadır” öğüdüne uyarak kendimizi geliştirmeye!
Üç ayların hep birlikte arınmamıza katkıda bulunması dualarımla!
Vahap Yaman
vahap3442@gmail.com