Uzay Limanı Projesi için uygun bir yer aranırken bu alanda başta Somali olmak üzere Ekvator çizgisine yakın ülkeler üzerine değerlendirmeler yapılıyor.

Türkiye, Milli Uzay Programı kapsamında "Uzay Limanı ve Uzaya Bağımsız Erişim" hedefiyle, bağımsız fırlatma yapma yeteneği kazanmayı amaçlıyor.

Bu doğrultuda, yerli ve milli uzay araçlarının bağımsız şekilde uzaya gönderilmesi ve fırlatma teknolojilerine yönelik sürdürülebilir, rekabetçi bir sanayi ekosisteminin oluşturulması sağlanacak.

Program çerçevesinde, kritik uzay teknolojilerinde milliliğin sağlanması amacıyla yerli ve milli fırlatma araçları geliştirilecek, araştırma ve geliştirme faaliyetleri ile test süreçleri yürütülecek.

Ayrıca, uzay teknolojilerine yönelik altyapı, alt sistem ve ekipmanlar yerlileştirilecek ve bu alandaki eksiklikler giderilecek. Konuya ilişkin ulusal ve uluslararası işbirlikleri kurma çalışmaları devam ediyor.

Kurulacak fırlatma merkezi ilerleyen aşamada ticari kullanıma açılarak özel sektör için de hizmet verecek. Böylece ekonomik kazanç sağlanması hedefleniyor. Geliştirilen fırlatma araçları uygun platformlarda fırlatma denemelerine tabi tutulacak.

LEO (Alçak Dünya Yörüngesi) ve GEO (Jeosenkron Dünya Yörüngesi) gibi yerlere ilk etapta milli uydular fırlatılacak, ilerleyen süreçte ise uluslararası müşterilerin uydu fırlatma talepleri karşılanacak.

Milli Uzay Programı, 2022-2030 dönemini kapsayacak şekilde planlanırken dünyada bu alandaki gelişmelerin de yakından takip edilmesi amaçlandı.

İnsanlı uzay misyonunun ardından, Ay'a ilk teması gerçekleştirmek, yeni nesil uydu geliştirme alanında dünyayla rekabet edebilecek ticari marka ortaya çıkarmak, Türkiye'ye ait bölgesel konumlama ve zamanlama sistemi geliştirmek, uzaya erişimi sağlamak ve bir uzay limanı işletmesi kurmak, uzay havası ya da meteorolojisi olarak tabir edilen alana yatırım yaparak buradaki yetkinliği artırmak, Türkiye'yi astronomik gözlemler ve uzay nesnelerinin yerden takibi konularında daha ileri seviyeye taşımak, ülkede uzay sanayisi ekosistemini daha da geliştirmek ve bir uzay teknolojisi geliştirme bölgesi kurmak da hedefler arasında yer alıyor.

Ay Araştırma Programı ile geliştirilen ilk uzay aracında bütün süreçlerin 2026'da tamamlanması ve aracın fırlatılması planlanıyor. Programın ilk aşaması olan AYAP-1 kapsamında Ay'ın yörüngeden keşfi ve yüzeyle ilk temasın gerçekleştirilmesi, ikinci aşamada ise AYAP-2 Projesi ile yumuşak iniş yöntemiyle yüzeye bir gezici keşif aracının (rover) indirilmesi amaçlanıyor. Bu çalışmalarla Türkiye'nin "gök vatan"da gücünü pekiştirmesi hedefleniyor.