Çocuklar!
Elbette yıl içerisinde yoğun bir okul hayatı sizleri yordu. Oyun sizin en tabii hakkınız, tabi ki oynayacaksınız, dinleneceksiniz.
Ancak okul dışında sizi eğiten, öğreten, disipline eden, biçimlendiren, bilgi birikimi edinmenize yardımcı olan bir hayat var.
Diyeceğim o ki, tatil kelimesi sizlerin hayat derslerinden uzaklaşmanıza, hayatı tanımadan büyümenize sebep olmasın.
*****
Uzun bir eğitim ve öğretim dönemini geride bırakan yavrularımıza, yaz aylarını tatil ayları diye görmeden hayat derslerinin önemli bir kısmı olan dini bilgileri camilerde öğrenmelerini, eksikliklerini tamamlamalarını öğütlüyorum.
Boş zaman diye bir zaman dilimi yoktur.
Öğrenme hayatın her döneminde vardır.
Hem kışın hem yazın öğrenmeye devam etmelisiniz.
AYLAKLIK (Başıboş amaçsız) HAYLAZLIKTIR.
***
Cemaat bu da sizlere!
Camilerde jandarmalık yapmayın.
Çocukların yaramazlıklarına kızmayın. Bağırmayın.
Yaramazlıkları yaş grubunun şirinlikleri olarak görün. Onları sevin, koklayın.
Camilerden ürkütmeyin.
Camiye gelen miniklerin korkulu rüyası olmayın.
Elleriniz, çocuk başı ve yanağı okşayan pamuk eller olsun.
Dilleriniz ve sözleriniz yumuşak ve kuşatıcı olsun.
Ceplerinizde şekerler, çikolatalar olsun.
Çocuklar camiye de severek gelsinler.
Haydi! BİSMİLLAH!
***
Kendisini cami jandarması zanneden bazı sevimsiz ses sahipleri çocuklara bağırarak camilerden soğutuyor. Namaz kılanların kızgın, öfkeli insanlar olduğu imajının oluşmasına sebep oluyorlar. Bu öfkeli adamlar ALLAH’ın evini çocuklardan korumak iddiasındadırlar.
Ne kadar komik bir savunma değil mi?
Yapmayın!
Sonra ne olur bilimisiniz? Camiden ürkütülen çocuk kendisi gibi düşünmeyen ve yaşamayanları hakir gören, caminin yerini bilmeyen, camiyi bir yakını öldüğünde bahçesinde beklenilen bir yer zanneden, ezan sesinden rahatsız olan nesiller gelir.
***
Çocuklar ibadet edenleri rahatsız etmeyin.
Camilere koşun ki sadece yaşlıların toplanma mekanı olan huzurevi olmaktan çıksın.
Sizlerle şenlenen, yaşlısıyla, genciyle birlikte ibadet edebildiğimiz, RABB’imize kulluk edebilmek için toplandığımız mekanlar olsun.
HAYDİ! Koşarak camileri şenlendirmeye!
****
Sevgili çocuklar!
Bizim yaş grubunu "Uyu uyu yat uyu" diye uyuttular.
Sizler okullarınızın kapanması ile birlikte birazcık dinlenin Bunu hak ettiniz.
Ancak camilerimizin sizin sesinize çığlığınıza gülmelerinize koşuşturmalarınıza ihtiyacı var.
Camilerimiz sizin gibi çiçekler bekliyor.
Haylazlık yaparken de camilerde amcalarınızın, dedelerinizin ibadet ettiklerini de unutmayın!
Şirin ve sevimli yaramazlıklar yapın.
****
Camilerimizi daha çok çocuk sesleri ile, daha çok çocuk duaları ile çınlatabilmek için çabalayalım.
Camide namaz kılarken arka saflarda gülüşen, koşturan çocuk sesleri yoksa gelecek nesiller adına korkmamız gerektiğini unutmayalım.
***
Camiler, Kur’an öğrenme mekanları, dini bilgilerin ve aktarıldığı her yer çocukların gözünde, dinin ve hayatın öğrenilmesi için başvurulan birer canlı SÖZLÜKLERDİR.
Sözlükte baskı hatası olmasın ki, çocuklar yanlış bilgiler elde etmesinler.
Anne babalar çocuklarınızın dini bilgilerini öğrenmeleri için camilere gönderin. Çocuklar eve gelince bilgilerini kontrol edin. Çocuklarımızın okullardaki bilgileri öğrenmeleri için ayırdığınız zamanı, özel dersler için ayırdığınız parayı dini bilgileri öğrenmeleri için harcayın. Camide eğitim gören çocuklara ders saatlerinde hocaları ile görüşerek hediyeler verin. Bunları ihmal ederseniz evinizde yangın çıkar. Yangını fark ettiğiniz zaman ise eyvaaaaahhhhhhh diye feryat dersiniz. Yangını söndürmek için itfaiyeci ararsınız. Onu da bulur musunuz bilemem.
Çocuklar haydin Camilere!
Vahap Yaman
vahap3442@gmail.com