Hamdi Beyi tanıdığım yıl 1974 idi. Tıp Fakültesi son sınıfındayken bende Kazım Karabekir Eğitim Enstitüsüne girmiştim. Tanışmamızda bu yıllarda olmuştu. O yıllar sağ-sol olayları başını alıp gitmiş, solda ve sağda pek çok gurup oluşmuş, herkes kendi açısından ülkeyi kurtarma sevdasına kapılmıştı. İşte o yıllarda Hamdi Bey de sağ cenahta yer almıştı. 

Hamdi Bey 1968 yılında Hacettepe'de okurken Mücadele Birliği içinde yer almış, Erzurum'a gelince Erzurum Sancağının başında  Adanalı Mustafa Avcı yardımcısı Dr. Hamdi Kalyoncuydu. O yıllarda Osmaniyeli Osman Karataş, Eskişehirli Süleyman Şişman, Erzurumlu Süreyya Polat, Ordulu Tevfik Karabulut, Antepli Mehmet Çetiner, İki dönem mebusluk yapan Adanalı Şükrü Ünal, Kayserili Ahmet İlhan ve daha yüzlerce  genç mücadeleci Hamdi Beyi Ağabey bilmişti. Hep birlikte Aziziye dergisi çıkarılmış, 12 Mart Kurtuluş geceleri düzenlemiş, haftalık konferanslar, kültür çalışmaları ile binlerce gence Türk-İslam kültürü ve medeniyeti anlatılmış, milli ve manevi değerler öğrenilmiş, gençlere milli şuur verilmişti. Bunda çalışmalarda en büyük pay Hamdi Bey ve yakın arkadaşlarına aitti.  

70'li yıllar Mücadeleciler için kitap okuma bir sevda haline dönüştüğü yıllardı.. İşte bu dönemde Aziziye Kitabevi  açılmış, okuyucuya milli ağırlıklı yayın sağlama adına önemli hizmet verilmişti. Yurtlar yetersizdi . Hamdi Beyin teklifi üzerine Dadaş Öğrenci Yurdu kuruldu. Kazım Keleş, Mustafa Ertek, Abdurrahman Zeynal, Zeki Kotan, Yusuf Birol bu yurdun kurucuları olmuşlardı. Sonra yurt bünyesinde yine Hamdi Beyin teklifiyle Dadaş Kuran Kursu kurulmuş pek çok üniversiteli genç bu kursta Kuran okumayı öğrenmiş, ayrıca  Riyazüssalihin dersleri büyük katılımlarla okunmuştu. 

Cumhuriyet Caddesindeki "İlim Kültür Sanat Derneği" genç öğrencilerin devam ettiği ocak olmuş, binlerce üniversiteli Hamdi Bey ve arkadaşlarının gözetimi ve kültür çalışmalarına devam ederek dünyayı tanımaya çalışmışlardı. 

Aykut Edibali Beyin yazdığı; İlmi Sağ, İnkılap İlmi, Kadroların Vazifeleri, Yeniden Milli Mücadelemizin Stratejisi yine Hamdi Bey  ve diğer arkadaşların eğitim çalışmalarıyla dalga dalga büyümüş, Bayrak, Bizim Anadolu Gazetesi, Yeniden Milli Mücadele ve Pınar dergisi bu otağın gençlerinin sokak sokak dolaşarak, cuma günleri cami önlerinde milli davaları haykırarak sattıkları Mücadele Birliği Yayınları arasında yer almıştı. 

Böylece kardeşlik, dostluk bu gençler arasında  gelişmiş, sahabe bağlılığı gibi meyve vermişti. 1977 yılında teşkilatta başlayan huzursuzluk gün yüzüne çıkmış pek çok Mücadeleci ayrılıp kendi kabuğuna çekilmişti. İşte bu zor zamanlarda Hamdi Kalyoncu arkadaşlarını bir arada tutmak için elinden gelen çabayı göstermiş, bir market açılmasına vesile olarak birlikteliği devam ettirmişti. 

12 Eylülden 6 ay önce "Dadaş Öğrenci Yurdu" ve "Dadaş Kuran Kursu" kapatılmış, dernekler fesih edilmişti. Böylece İhtilalin etkisi en az zayiatla atlatılmış oldu. Bunda Hamdi Bey, Ömer Vural, Selim Ersoy gibi öngörü sahibi arkadaşların nasihatleri etkili olmuştu. 

1983 yılında Türk siyasi hayatında yeni bir dönem başlayıp partiler kurulurken yine Hamdi Bey devreye girmiş, dağılan arkadaşlarını bir araya getirmiş, 1984 yılında kurulan "Islahatçı Partide" buluşturmuştu. Gece gündüz çalışılmış, Ağrı, Kars, Artvin Erzurum da parti teşkilatları kurulmuş, seçimlere girilmesi için çabanın başında yine Hamdi Kalyoncu olmuştur. Bu dönemin ilk seçimde parti, Erzurum'da  % 10 barajını aşmıştı ki bu da Hamdi Bey’in çabasıyla sağlanan önemli bir başarıydı. 

Hamdi Kalyoncu, müteşebbis ruha sahipti. Kurdukları Çağlayan market şehrin ilk marketiydi. 1988 yılında MOTAŞ Emniyetli sürücü kursunu, Eleşkirt'te mandıra, Şifa Hastanesi, Doğu Tıp merkezi onun arkadaşlarıyla birlikte kurduğu ticari işletmelerdi. 

1991 yılındaki üçlü ittifak görüşmelerinde görev almış, "Üç Gülün Hikayesi" adlı kitabı çıkarmıştı. Sonrasında bir takım huzursuzluklar merkezle yaşamış ve Erzurum da bir akşam toplantısı sonucu arkadaşlarından halellik alarak yaklaşık 30 yıldır emek verdiği, büyüttüğü, kardeş olduğu arkadaşlarından ayrılarak İstanbul'a göç etmişti. İstanbul da pek çok kitaba imza atmış, Türk kültür hayatına ciddi katkılar sunmuş, halen de sunmaya devam etmektedir. 

Erzurum hasretinin doruğa ulaştığı bir dönemde Güçlü Şenel ve şahsımın girişimleriyle   (yaklaşık üç yıl önce kırk kişi kadar) çok değerli bir grup arkadaşla bir iki günlük Erzurum buluşması gerçekleştirerek eskiyi yad edip hasret giderdik. Nitekim bu paylaşımı yaptığımız şu grup “Erzurum Hatırası WhatsApp Grubu” bu buluşmanın ve Hamdi Abinin eseridir. 

Hamdi Abi, 90’lı yılların ortalarından itibaren İstanbul'da hayatını sürdürmekte, klinik ve çiftçilik gibi iki uğraşın yanında tefekkür ve yayıncılıkla da uğraşmaktadır. Televizyon kanallarında yayınlanmış birçok söyleşisiyle ve kendi Web sayfasında yayınladığı yazılarıyla ve kitaplarıyla çevresini aydınlatmaya devam etmektedir.  

 Erzurum da yakalandığı Hepatit hastalığını yenmiş,  yıllar sonra hastalık yeniden nüks etmişti. Halen evinde tedavisi devam eden Dr. Hamdi Kalyoncu ağabeyimizle zaman zaman telefon ve sosyal medya aracılığıyla görüşmelerimiz sürmektedir. 

Bu vesile ile kendilerine Allah'tan şifalar diler, başta Hamdi Abi olmak üzere tüm dostlara sevgi, saygı ve selamlarımı sunarım. 

Erzurum’dan kucak dolusu selamlar güzel ağabeyim."           

Abdurrahman ZEYNAL