Yerinde yardım ve karz-ı hasen
MAKALE
Paylaş
12.03.2023 23:21
309 okunma
Hayrettin Karaman
Cuma günü akşamı İstanbul Merkez ve Bursa Şube MÜSİAD mensuplarından bir öbekle felaket bölgesine yardım ve karz-ı hasen konulu bir toplantı yapıldı. Ben de bu toplantıya konuşmacı olarak katıldım. Benden önce konuşan Bursa Büyükşehir Belediyesi Başkanı Sayın Alinur Aktaş, felaketin ilk gününden itibaren ilgilendiği bölgeye ilk ulaşabilmek için karşılaştıkları güçlükleri, günlerce kaldığı bölgede gördükleri, yapılanlar ve yapılması gerekenler konusunda ihtiyacımız olan ve birinci elden bilgiler verdi.
 
İki tespitini aktarmak isterim:
 
İlk günlerde dayanılamaz acılar, karmaşalar, manzaralar, ihtiyaçlar varmış, bu kısa sayılacak bir aman içinde devletin ve bütün ülkemiz insanlarının gayretleriyle acil olanlar karşılanmış, artık insanların yüzü gülüyormuş ve ümitlenmişler.
 
Böyle bir felaket en ileri denilen ülkelerin başına gelse, oralarda, burada olduğu ölçüde ve zaman içinde yardım ulaştıramazlarmış
 
MÜSİAD merkezde bir kriz masası kurmuş ve bu masa bir karz-ı hasen fonu oluşturmuş. Bir katılım bankası bu fonda toplanan para kadar parayı, karz-ı hasende kullanılmak üzere vereceğini ve karşılığında hiçbir menfaat ve kâr beklemeyeceğini vaad etmiş. İmkânı olanların bu fona bağışta bulunmaları karşılığında ne elde edeceklerini aşağıda Rabbimizin vaadi olarak aktaracağım.
 
Ben konuşmamda iki hususun altını çizdim:
 
1. Bölgede zarar gören insanların acil ve temel ihtiyaçlarını gidermek için yadımlar devam edilmeli ve bu temel ihtiyaçlara harcanmak üzere zekat ve zekat dışı yardımlarda bulunulmalıdır.
 
2. Bölge insanlarına yapılacak yardım yalnızca, buna ihtiyacı olanların temel ihtiyaçlarını hibe ve zekat olarak karşılamakla kalmamalı, zanaatkârlardan sanayici, tacir ve çiftçilere kadar, yerinde kalıp üretim ve hizmet yapabilecek insanlara, bunu yapabilmek için muhtaç oldukları para (sermaye) karz-ı hasen olarak verilmelidir.
 
Aşağıda karz-ı hasen konusundaki ilâhî teşvik ve bu güzel davranışın mahiyeti hakkında bilgi veriyorum
 
“Kim Allah’a güzel bir borç verirse Allah da bunu kat kat fazlasıyla öder. Daraltan da genişleten de Allah’tır ve O’na döndürüleceksiniz.” (Bakara:2/245)
 
İnfak, sadaka, karz-ı hasen Kur’ân-ı Kerîm’in müminleri teşvik ettiği üç yardım ve dayanışma şeklidir. İnfak öncelikle akrabaya ve bazen ihtiyaç gözetilmeden yapılır, sadaka yahut tasadduk daha ziyade muhtaç durumdaki akraba olmayanlara yönelik malî bir ibadettir. Bu ikisi bağıştır geri dönmez, ecrini Allah verir. Karz-ı hasen ise Allah rızâsından başka bir menfaat beklenmeden verilen borçtur. Bu borç karşılığında borçludan menfaat beklenmez, yalnızca ödeme imkânına kavuştuğunda borcun aslını ödemesi istenir. Kutsî hadislerden öğrendiğimize göre Allah Teâlâ, nerede ve hangi davranışta rızâsı bulunuyorsa orada kendi bulunuyormuş gibi bir ifade kullanarak kullarını hayırlı işlere, güzel davranışlara, yardımlaşma ve dayanışmaya teşvik etmektedir. Bu cümleden olarak “hasta ziyaretini kendini ziyaret, aç bir kimseyi doyurmayı kendini doyurmak” olarak ifade buyurmuştur (Müslim, “Birr”, 43). Burada da güzel borç vereni kendisine borç veren gibi kabul ederek yardım sever mümine şereflerin en büyüğünü bahşetmiş, onu dinî heyecanın doruğuna yükseltmiştir. Ne yazık ki maddeci ahlâkın etkisine giren Müslümanlar, geleneğimizde mevcut bulunan bu güzel davranışı büyük ölçüde terk etmişlerdir. Terkedilen sünnetleri, İslâmî gelenekleri ihya eden, yeniden uygulama alanına koyan müminlere büyük müjdelerin bulunduğu unutulmamalıdır.
 
Bir önceki âyette geçen cihad emrinden sonra müminlere, yine geçmiş kavimlerden ibretli kıssalar anlatarak onları cihada sevk eden âyetler başka surelerde vardır. Cihaddan önce “güzel borç” verme teşvikinin araya sokulması, savaşa katılan müminlerin buna ihtiyaç duymaları vâkıasına dayanmaktadır. Ancak güzel borç yalnızca savaşa gidenlere verilen borç değildir, ihtiyacı olan herkese Allah rızâsından başka bir menfaat beklemeden verilen borç karz-ı hasendir; bu ihtiyaç bir de kişinin maddi ve manevi cihada katılma arzusundan doğmuş olursa ödünç verme ecrinin katlanacağında şüphe yoktur.
 
Aşağıda mealini verdiğim âyetten anlaşılan odur ki, bu güzel hayır ve ibadet, bizim Peygamberimizden (s.a.) önceki peygamberlerin kavimlerine de buyurulmuştur.
Yorum Ekle
Adınız :
Başlık :
Yorumunuz :

Dikkat! Suç teşkiledecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Hayrettin Karaman
YAZARIN ÖZGEÇMİŞİ

1934 yılında Çorum'da doğdu. İlk İmam Hatip okullarından biri olan Konya İmam Hatip Okulu ve İstanbul Yüksek İslam Enstitüsü'nde okudu. İki yıl İstanbul İmam Hatip Okulu'nda meslek dersleri öğretmeni olarak çalıştıktan sonra İstanbul Yüksek İslam Enstitüsü'ne fıkıh asistanı oldu. Yüksek İslam Enstitülerinin İlahiyat Fakülteleri'ne dönüşmesinin ardından akademik çalışmalarını tamamlayarak sırasıyla doktor, doçent ve profesör unvanlarını aldı. Yarım asra yaklaşan fikir ve meslek hayatı boyunca, yurtiçi ve yurtdışında binlerce konferans, seminer, panel, vaaz, hutbe, kurs, yazılı ve görsel medya programı, eğitim programında yer alarak eğitim, öğretim, tebliğ ve irşad faaliyetini sürdürdü. Aralarında bugünün tanınmış bilim ve fikir adamları olan binlerce öğrenci yetiştirdi. 2001 yılında yaşanan baskılara karşı çıkarak Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesindeki görevinden -yaş haddi dolmadan emekliliğini isteyerek- ayrıldı. 2001-2004 yılları arasında Avrupa Uluslararası İslam Üniversitesinde (Hollanda) misafir öğretim üyeliği yaptı. İslam’ın İlk Emri Oku, Nesil, İzlenim, Gerçek Hayat, Eğitim Bilim gibi dergilerde devamlı yazdı. M.Ü. İlahiyat Fakültesinde İslam Hukuku Anabilim dalı başkanlığı ve Fakülte Kurulu üyeliği yaptı. MÜSİAD Yüksek İstişare Kurulu üyesi olan Karaman, çıktığı günden beri Yeni Şafak Gazetesi’nde köşe yazısı yazmaktadır. Üç çocuğu, yedi torunu ve dört torun çocuğu vardır. Basılmış Eserlerinin sayısı 50 civarındadır.

 

sanalbasin.com üyesidir

ANA HABER GAZETE
www.anahaberyorum.com
İşin Doğrusu Burada...
İLETİŞİM BİLGİLERİMİZ
BAĞLANTILAR
KISAYOLLAR
anahaberyorum@hotmail.com
0312 230 56 17
0312 230 56 18
Strazburg Caddesi No:44/10 Sıhhiye/Çankaya/ANKARA
Anadolu Eğitim Kültür ve Bilim Vakfı
Anadolu Ay Yayınları
Ayizi Dergisi
Aliya İzzetbegoviç'i
Tanıma ve Tanıtma Etkinlikleri
Ana Sayfa
Yazarlarımız
İletişim
Künye
Web TV
Fotoğraf Galerisi
© 2022    www.anahaberyorum.com          Tasarım ve Programlama: Dr.Murat Kaya