OYUNDAN KRİZ ÇIKARMAK!
29 Aralık’ta Suudi Arabistan Riyad’da GS-FB arasından oynanacak olan Süper Kupa finali maçı saatler kala iptal edildi. Suudi Arabistan Futbol Federasyonu (SAFF) ile Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) arasında finalist kulüpler GS ve FB’nin görüşleri de alınarak maçın organizatörü Riyadh Season FİFA kuralları çerçevesinde aylar öncesinden bir protokol yapılmıştı. Anlaşmada; Süper Kupa program akışının bütün detayları, TC’nin sahip olduğu statünün tanınması, milli marşının çalınması, stadyum içinde Türk bayraklarının ve takım bayraklarının sergilenmesi dahil bütün konular yer almaktaydı.
Bu anlaşmaya rağmen protokol dışında iki takımın yeni taleplerde bulunması, bazı pankartların taşınması gibi istekler uluslararası FİFA futbol yönetmelikleri ve düzenlemeleri açısından karşılanamadı. Oyun sırasında kural /anlaşma değiştirilmek istenince kriz çıktı.Yeni talepler kabul edilmeyince kulüpler “maça çıkmıyoruz” dedi. SAFF, TFF, GS ve FB yöneticileri ve organizatör firma arasında saatlerce yapılan toplantılardan bir anlaşma çıkmadı, kriz çözülemedi. Maç iptal edildi. Takımlar Türkiye’ye geri döndü. Spor Bakanı, Dışişleri Bakanlığı dahil olmak üzere bütün çabalar akim kaldı.
Suudi Arabistan’da Süper Kupa maçını oynayıp hem para kazanmak (5 milyon dolar), hem de Türkiye süper liginin uluslararası değerini artırmak makul görülebilecek bir fikirken derin ideolojik ön yargılar malum kulüp yöneticilerini buruk-kırık isteksiz gittikleri Riyad’da “Maç yapıyoruz bari Atatürk’ü analım da günahımızın kefareti olsun” gayretine getirmiş olmalı! Yoksa; maça Atatürk tişörtüyle çıkmak, Türkiye’de bile farklı çağrışımlar yaptığı için itidalle karşılanan “Yurtta sulh cihanda sulh” ve “Ne mutlu Türküm diyene” pankartlarını sergilemek istemek neyin çabası olabilir?
Sonrasında buradan; Arap düşmanlığı güncellemek, Atatürkçülük duyarlılığı kasmak, organizasyon beceriksizliğinden kaos üretmek, İsrail’e yarayacak Filistin/Gazze soykırımı ve işgalini gölgeleyecek gündem yaratmak, kriz üretmek kimlere ve neye hizmet ediyor?
Bu olay nereden baksan tam bir skandal! Futbol oyunu adına, ikili dış ilişkiler ve ticaret adına, ülkenin itibarı, bölgedeki intiba, uluslararası imaj, diplomasi ve nihayet iç kamuoyunda yarattığı sonuçlar itibariyle her yönüyle sıkıntı. Buradan hamaset ve milli gurur çıkartarak bir yere varamayız. Çıkmazda zaten… Futbol sadece futbol değildir. Bunun için galiba sorumlu yetkililerimiz hala suskunlar!
Emanet/ vazifeler ehline verilmezse başarısızlık mukadderdir. Ehliyetsiz, liyakatsiz kişiler işleri yüzüne gözüne bulaştırır, kriz çözemez sorun üretirler. Seyirlik bir futbol oyunundan bile uluslararası kriz çıkarmayı becerirler. Yazık…!
İki büyük Müslüman ülke. Mekke, Medine, Kabe gibi kutsal/ mübarek beldelerin ev sahibi Suudi Arabistan. İslam Dünyasının, bölge coğrafyasının en büyük ülkelerinden Türkiye. Filistin/Gazze’deki siyonist, emperyalist soykırım ve işgalinin bölgemizi sarstığı, küresel bir infial ve krize sürüklediği böyle bir konjonktürde İslam ülkelerinin her zamankinden daha çok birlik, beraberlik ve dayanışma içinde olması gerekirken Suudi ArabistanTürkiye arasında çıkartılan bu nifak ve krizin İsrail-ABD ile destekçilerine hizmet edeceği açıktır.
Bu süper kupa maçı vesilesi ile İslam coğrafyasına moral, Filistin/Gazze’ye umut mesajları vermek, Dünya’ya; Filistin’e özgürlük, bebeklere- çocuklara yaşama hakkı ve adalet için güçlü bir çağrı yapmak varken bu basiretsizlik, bu ferasetsizlik ve beceriksizlik ne hazin değil mi?
Ne diyelim?
Bir futbol oyununda bile siyasetin, tarihin, ideolojik peşin hükümlerin, toplumsal gerilim ve kutuplaşmanın, jeopolitik etkilerin ortaya çıktığı ülkelerin işleri çok zordur. Zira önlerindeki en önemli engel bizzat kendileridir! Ders olur mu?
29.12.2023
AYDIN BOLAT