“Bodrum’un kangrenleşen ama bir türlü çözülemeyen sorunları yıllardır her platformda tartışılıyor. Sezon başında ve sonunda her yıl rutin toplantılar yapılıyor ama problemlerimiz artıp büyümeye devam ediyor.

Sorun nerede? Atanmışlar ve seçilmişler niçin hâlâ birlik olup bu gidişata dur diyemiyor? Göz göre göre Bodrum tüketiliyor. Kimse kimseye dur demiyor.

Bodrum’un 12 ay turim merkezi olmasından kimler rahatsız oluyor? Veya vahşi ve çarpık yapılaşmaya kim, niçin dur diyemiyor?

Zaten bu soruların cevabını bulduğumuzda Bodrum kurtulmuş olacak.

STK’ların elinde yasal bir yaptırım gücü olmadığına göre, bu kötü gidişatın sorumluluğu yerel ve merkezi yönetimde olmalı değil mi?

Sivil toplum örgütlerinin yaptığı çalışmaların ve yılların birikimiyle ortaya çıkan önerilerin dikkate alınmaması gönüllülük ve duyarlılık kültürünü felç etmekte ve bir süre sonra insanlar “adam sendecilik” sendromunun girdabına kapılıyor. 

Ve sonuçta Bodrum rant simsarlarının insafına ve iştahına terkedilmiş oluyor.

Ancak Bodrum’da yaşıyorsak ve her şeye rağmen Bodrum’a gönül vermişsek meydanı boş bırakma ve pes etme lüksümüz yok.

Bu nedenle yerel STK’ların ortak bir çatı altında toplanmasını ve tüm sorunlara ışık tutacak “Bodrum Raporu”hazırlanmasını öneriyorum.

Bodrum’un ilk üç sorunu:

1-Vizyon ve gelecek projeksiyonu yoksunluğu

2-İletişim ve koordinasyon eksikliği

3-Kaynak sıkıntısı

Diğer bütün problemler bu üç ana sorundan kaynaklanmaktadır. Peki nedir diğer alt sorunlar?

1-İçme suyu

2-Arıtma

3-Katı atık (imha, toplanıp geri dönüşüm)

4-Ulaşım – trafik

5-Kültürel ve tarihi değerlerin korunması

6-Sosyal tesislerin yetersizliği (düğün salonları, spor salonları, kreş, kütüphane, huzurevi, kongre-kültür merkezi)

7-Alternatif tarım ve turizmde çeşitlilik

8-Plansız ve çarpık yapılaşmalar, koruma-kullanma ve taşıma kapasitesi gözetilmeksizin sınırları zorlayan konut ve tesisler

9-Belediyeleri töhmet altında bırakacak şaibe ve usulsüzlük söylentileri, yani şeffaf belediyeciliğin hayata geçirilemeyişi

10-Tanıtım”

Bu yazıyı 19.10.2003 yılında kaleme almışım. 22 yıl sonra söyleyecek başka söz bulamıyorum.

Lütfen yorumu siz yapın.

BU AZİZ VATANI BİZLERE EMANET EDEN ŞEHİT GAZİLERİMİZE ALLAHTAN RAHMET DİLİYORUM.

CUMHURİYET BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN.