Kütüphaneler ve kitap fedaileri...
MAKALE
Paylaş
09.04.2023 21:23
421 okunma
Sibel Eraslan
Kütüphaneler, bir şehrin derinliği hakkında haber veren şamandıralara benzerler. Şehirlerin bilgi hazinesi olarak kütüphaneler, hem vesikaları saklama açısında kültürel miras, hem de yeni bilgilerin üretilme laboratuvarı olarak geleceğin aynası olma görevlerini üstlenirler.
 
Hafta sonu kütüphanelerle ilgili iki kitap geçti elime, yollayanlara müteşekkirim. İlki bizim de gençliğimizin geçtiği İstanbul Beyazıt'taki devlet kütüphanesinin dillere destan müdürlerinden, İsmail Saib Sencer hakkında, Taner Ay beyefendi tarafından yazılmış, edebi zevki yüksek bir kitap: ''Sufiler Arasında Bir Âlim, Ulema Arasında Bir Sufi'... Ayaklı Kütüphane veya Hafız-ı Kütüb lakaplarıyla da anılan, bizim Medeni Hukuk hocamız Prof. İsmet Sungurbey tarafından ise 'Kutb-u Kütüp' diye adlandırılan, 'Kediciklerin Dedesi' diye yâd edilen, efsanevi hafızasıyla, yerli yabancı tüm araştırmacıların bal kovanı gibi istifade ettiği bir ummandır İsmail Saib bey... Kütüphanesi ve kedileriyle, kitapların içinde kurduğu kendine has dünyasında tam 46 yıl kütüphanecilik hizmetini hayat tarzı halinde görmüş bir kişi...
 
Şöyle yazıyor hakkında: Fatih dersiâmı Arapkirli Abbas Şükrü Efendi ile Süleymaniye dersiamı Ferhad Efendi'den dini ilimlerde icazetname aldı. Tıbb-ı atik, müfredat-ı tıb, teşrih ve biyoloji gibi ilimlerle de meşgul oldu. Ayrıca eczacılık ve hukuk mekteplerinde bazı derslere dinleyici olarak katıldı. Maarif Nezareti'nin açmış olduğu imtihanı kazanarak Beyazıt Umumi Kütüphanesi'nde ikinci hafız-ı kütüblüğe tayin edildi (1897). Kırk yılı aşkın bir süre çalıştığı Beyazıt Umumi Kütüphanesi'nden 1939 yılı sonlarında emekli olunca İslam Ansiklopedisi ilmi müşavirliğinde bulundu. Yaşlanmıştı, kendisine Laleli'de Ragıb Paşa Kütüphanesi'nin girişindeki ilkokulun bir odası ikametgâh olarak verildi. Hayatı kitapların ve sahifelerin arasında geçti.
 
Bizim Beyazıt Devlet Kütüphanesi ilk kurulduğunda ismi Kütüphane-i Umumi-i Osmani imiş. 1882 yılında 2.Abdühamit Han tarafından kurulmuş, değerli kitapların sahipsiz ve atıl kalmasını önlemek adına kitaplar, kütüphanede toplanmaya başlamış, Rumeli'den göç dalgasıyla, oralardaki kütüphanelerin boşalıp İstanbul'a intikal edişi de böylesi genel bir kütüphaneyi gerekli kılıyormuş o devirde. Saib Efendi, kütüphanedeki tüm kitapları tek tek bilirmiş, bahisleri sayfalarıyla söyleyebilecek kadar hâkim bir hafızaya sahipmiş...
 
Bu ilimler deryasının niçin hiç eser vermediği halen cevaplanamamış sorulardandır. İsmail Hami Danışmend'in bu minvaldeki sorusuna verdiği nefis cevap: ''Benim sahamda benden evvelkiler her şeyden bahsedip bana mevzu bırakmamışlar, benden sonrakiler de nasıl olsa onları tekrar edecekler. Benim gibi arada olanlaraysa, sükût etmek düşer'... Sükût, sırra kadem basmış bir kelime şimdilerde...
Yorum Ekle
Adınız :
Başlık :
Yorumunuz :

Dikkat! Suç teşkiledecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

sanalbasin.com üyesidir

ANA HABER GAZETE
www.anahaberyorum.com
İşin Doğrusu Burada...
İLETİŞİM BİLGİLERİMİZ
BAĞLANTILAR
KISAYOLLAR
anahaberyorum@hotmail.com
0312 230 56 17
0312 230 56 18
Strazburg Caddesi No:44/10 Sıhhiye/Çankaya/ANKARA
Anadolu Eğitim Kültür ve Bilim Vakfı
Anadolu Ay Yayınları
Ayizi Dergisi
Aliya İzzetbegoviç'i
Tanıma ve Tanıtma Etkinlikleri
Ana Sayfa
Yazarlarımız
İletişim
Künye
Web TV
Fotoğraf Galerisi
© 2022    www.anahaberyorum.com          Tasarım ve Programlama: Dr.Murat Kaya