Cennet mekan Sultan 2. Abdülhamid Han'a karşı maceracı İttihad Terakkinin tahrikine kapılarak siyasette yanlış yolu tutan dönemin bazı hocaları (M.Akif. Elmalılı Hamdi Yazır, Said Nursi… gibi), Cumhuriyet kurulup Lozan Antlaşması ile Batının güdümüne girildikten sonra uyandılar ve pişman oldular.
Kimisi Elmalılı Hamdi Yazır gibi evine kapandı; kimisi Said Nursi gibi Erek dağında "İnzivaya" çekildi; kimisi de Mehmet Akif gibi soluğu yurtdışında (Mısır) aldı.
Ölümlerine yakın da bu bu hocalarımızın hepsi pişmanlıklarını, "Siyasetten Allah'a sığınırız" diyerek dile getirip tevbe ettiler ve "nedametle" gittiler.
Bunlardan sonra gelen nesil de, zamanımıza kadar "ibreti ve basihati" bu hocalardan alarak "SİYASETİ NECASET" gibi kaçınılacak ve uzak durulacak bir MİKROP gördüler. Böyle bir siyaset körlüğü ile meydanı boş bıraktılar.
Günümüzde ise siyaset, dinimizin dünyamıza yansıyan yüzü olmuştur. Herkes batıl davası için PKK gibi dağlarda tetik çekerek savaşırken, sokaklarda FETÖ'ye karışıp kavgalaşırken, bizim "hak davamız" uğruna, "etliye sütlüye karışmadan" evimizde tesbih çekerek yan gelip yatmak suretiyle "Allah dostlarına dua, vatan düşmanlarına beddua okumamız" yeterli mücadele değildir.
UYANALIM. Tarihi bir dönemeçten geçmekte olduğumuz 14 Mayıs 2023 Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği seçimlerinde böyle bir "tembellik hatası" yaparsak, bizim gidecek mezardan başka yerimiz yok, kahrımızdan ölürüz !
İyi düşünelim, bazı hayati hataların telafisi yoktur; cezasını hayatımızda çekeceğimiz sıkıntılarla öderiz.
Böyle bir dönemde dostlarımızı üzmek için yapılacak hatalarımıza, düşmanlarımız sevinecektir !
Darılsak da düşman olamayacağımız dostlarımıza, darıldığımıza pişman oluruz !
10.05.2023
KEMALCE