Mustafa Doğan kardeşimizin Hollanda’daki karışıklıklarla ilgili bir yazısını yayınlamıştım. Bugün o mesele üzerine giden ikinci yazısını sizlerle paylaşmak istiyorum.

Hollanda’da İslâm’ın alacağı şekle ilişkin çok önemli bilgi ve uyarıların olduğu zihin açıcı bir yazı bu. Türkiye’den kaçan PKK’lı birinin çocuğunun Hollanda’da başbakan olma serüveni çok dikkat çekici… Hollanda’yı yakın takibe alalım, diyorum ve sizleri bu güzel yazıyla baş başa bırakıyorum…

Amsterdam’da oynanan Tel Aviv-Ajax maçıyla başlayan Yahudi ifsâdı Hollanda’da çok ciddi siyasî dönüşümleri ihtiva eden bir sürece evriliyor;

* Maç sonrası Müslümanları ve İslam’ı hedef alan tacizler devlet politikasına dönüştürülmek isteniyor.

* Amsterdam Belediye Başkanı Sosyalist Femke Halsema özgürlük ve güvenlik dengesi ekseninde kamu düzenini ve Yahudileri korumamakla suçlanıyor ve Yahudi Lobisi tarafından istifaya zorlanıyor.

* Koalisyon hükümetinin başkanı Başbakan Dick Shoof istifaya zorlanıyor ve istifa etmesi her an gerçekleşebilir.

* New Social Contract (NSC) Rarty mensubu bakan Nora Achahbar istifa etti. Böylece Dick Shoof başbakanlığındaki koalisyon hükümeti dağılmanın eşiğine geldi. Bunun için bir bakanın daha istifa etmesi bekleniyor.

* Yahudi Lobisi Hollanda’da başlayacak tüm Müslümanları ve yabancıları hedef alacak ama Hollanda dışına taşarak tüm AB’yi sarsacak yeni bir “Devlet Şiddeti” ekseninde bir bir hükûmet kurmaya çalışıyor.

Eğer mevcut hükûmet dağılırsa kurulacak yeni Hükûmet İslâm düşmanı PVV lideri Geeert Wilders ve VVD lideri Dilan Yeşilgöz Zegerius ortak koalisyonuyla kurulacak. Yahudilerin bahse konu provokasyonla hedefi de bu koalisyonu hayata geçirmektir.