-ANLAMI TEHDİTLER GÜNCELLEME-
A. ANLAMI
İslam medeniyeti insanın iradesini kısıtlamadan aklına hitap eden; iyi, doğru ve güzeli tavsiye eden, istikamet yolunu gösteren, iki dünya mutluluğunu vadeden, peygamber eliyle uygulamaya konulan, birinci nesille toplumsal yaşama dönüşen, ikinci ve üçüncü nesille yerleşik uygulama özelliği kazanan ilahî bildirimlerin bir inanç, eylem ve ahlak manzumesi olarak hayata yansımasıdır.
1. Kaynağı
-Kitap: Hz. Peygamber’e bildirilen ilahî vahiy
-Sünnet: Hz. Peygamber’in uygulama ve açıklamaları
2. Zihin Yapıcıları
-İcma: Ümmetin ittifak bilinci
-Nazar, istidlal, tahkîk… (Kelam ilmi çözüm yolları)
-Kıyas, ictihad, istinbat… (Fıkıh ilmi çözüm yolları)
AÇIKLAMA
Kitap bildirir, sünnet uygular, icma toplumsal zihniyete dönüştürür, nazar ve istidlal aklî temelleri gösterir ve makul açıklamalar ortaya koyar, kıyas ve ictihad yeni konulara ve meselelere çözümler üretir.
3. Zemini
-Kitap: Okunan okul, istifade edilen kütüphane
-Mescit: Şehrin kalbi, medeniyetin ekseni ve yaşandığı yer
-Şehir: Medeniyetin doğduğu, geliştiği ve devamlılık kazandığı mekân
B. TEHDİTLER
Üç türlü tehdit vardır: Tahrip edici, yıkıcı/zihin boşaltıcı ve zorbalık.
1. Tahrip ediciler
-Fitne: İhtilaflardan tefrika üretme, kutuplaştırma ve ayrılık oluşturma;
-Tekfir: Ötekileştirme, alan daraltma, vuruşturma, iç bünyede düşman üretme;
-Bidat ve Hurafe: Eklemede bulunma, yükü ağırlaştırma, aslı görünmez kılma;
-Öze Dönüşçülük: Eksiltme, budama, tanınmaz hale getirmedir.
AÇIKLAMA
İslam dini sade ve doğal ağaç gibidir. Fitneciler bunun etrafında ayrık otu üretenler, tekfirciler dalları birbiriyle vuruşturanlar, öze dönüşçüler ağacı doğallığından uzaklaştıracak şekilde budamaya kalkışanlar, bidat ve hurafeciler ise ağaçlara çul çaput bağlayanlar gibi asılsız eklemelerle onu gölgelemeye ve görünmez hale getirmeye çalışanlardır.
Hepsinin ortak noktası dine yabancılaşma veya dini yabancılaştırmadır.
2. Yıkıcılar/Zihin boşaltıcılar
-Dinsiz bir dünya,
-Tanrısız bir dünya,
-Değersiz bir dünya,
-Cinsiyetsiz bir dünya,
-İnsansız bir dünya peşinde olan inanç, ahlak ve insan doğasına karşıt akımlardır.
AÇIKLAMA
Bu akımların dünden bugüne isimleri değişse de amaçları ve mahiyetleri benzerdir. Ortak noktaları tahrif, şirk, din düşmanlığı, tanrıtanımazlık, sapkın cinsel eğilimler, cinsiyet karşıtlığı, yıldız ve burç gibi eşyada güç arama aldanmışlığı, şüphecilik ve bilinmezcilik takıntısı, güvensizlik aşılama, hedefsiz ve amaçsız kişilikler üretme, değerleri hiçe sayma, örnek kişiliklere saldırı… şeklinde sıralanabilir.
Çoğu Hint inançlarından aktarma sözde şifacı veya terapi etkinlikleri, Z kuşağı gibi beyin yıkayıcı tanımlamalar, astroloji ve parapsikoloji gibi sözde bilimler, metafizik veya gelecek tasarımcılığı iddiaları bu yıkıcı ve zihin boşaltıcı akımları besleyen yapılardır.
3. Zorbalıklar
-Irkçı, mesihçi ve kıyametçi Yahudi Siyonist zorbalar.
-Evangelistler başta olmak üzere mesihçi ve kıyametçi Hıristiyan Siyonist zorbalar.
AÇIKLAMA
Bunların zorbalıkları sadece müslümanlara yönelik tehlike değil, bütün dünyayı kan gölüne bürüyen, soykırıma yol açan tarihte ve günümüzde bilinen ve yaşanan bir gerçekliktir.
C. GÜNCELLEME
-Güncelleme güne uydurma değil, güne hitap etme,
-Geçmişle geleceği buluşturarak anı değerlendirme,
-Değişim içinde sürekliği yakalama,
-Sabite ekseninde değişimi yönetmedir.
1. Yöntem
-İhya: Uyanık olma, rahmet rüzgarını yakalama ve yola koyulma;
-Tecdîd: Hatırlatma, yenileme, yineleme;
-Tenkîh: Gereksiz malumatı ve işlevsiz unsurları arşive kaldırma;
-Tehzîb: Ekseni yakalama, aslı görünür kılma, esasa tutunma, özü kavramadır.
2. Örnek
-Peygamberler: İlahî bilgiyi getirenler ve uygulayanlar,
-Alimler: Peygamberlerin ilim, hikmet ve örnek yaşantı varisleri olup nebevî mirası taşıyanlar, yaşayanlar, yaşatanlardır.
3. Bakış açısı
-Geçmişle geleceğin keşişim noktası olan şimdiye odaklanmadır.
-Geçmiş: Sübut bulmuş malumat, tecrübe birikimi, maruf gelenek;
-Gelecek: Hedef, gaye, ebedî hayat;
-Şimdi: geçmişin tecrübesiyle eldeki imkanlara ve çevresel şartlara uygun eyleme geçme / hedefe doğru yolculuğa çıkma zamanıdır.
D. SONUÇ
İslam insanlığa dünya ve ahiret mutluluğu vadetmektedir.
Dünya mutluluğu inançlı, kararlı, gayretli, kanaatkâr, dürüst ve tutarlı bir kişilikle elde edilen huzurlu ve gerilimsiz bir yaşantının hasılası ve görüntüsüdür.
Burada servet, zenginlik, fakirlik, toplumsal veya sınıfsal konum, aile ve millet mensubiyeti ölçü değildir. Her kesimden kişiler dinî/ahlakî hususları hayatlarına yansıttığında mutlu olurlar.
Ahiret mutluluğu ise dünya hayatının iyi değerlendirilmesi ve imtihanın kazanılmasıyla kötülüğün ve kötülük duygusunun kişinin içinden alındığı, imtihan ve gelecek kaygısının olmadığı, üzüntü ve korkunun bulunmadığı ebedî ortam ve haldir. Bunun adı CENNET’tir.
23 Cemaziyelevvel 1446 / 25 Kasım 2024