Selâm üzerinize olsun.
	
		İrfan Küçükköy, Mevlüt İslamoğlu, Kemal Yaman, Hasan Elmas, Abdullah Yaman, Yıldırım Kemal Akıncı, Mustafa Alptekin, Seyyid Mehmet Ahsen, İhsan Ramis Bayram, Mehmet Özutku, Yılmaz Karaoğlu ve Necmettin Erişen ülkemizin ve milletimizin zor dönemlerinde; gencecik yaşlarında büyük idealler ve yüce hedefler uğruna mücadele ettiler. Verdikleri emek, sergiledikleri örnek hayat ve hizmetleriyle geleceğe ışık tutan hatıralar bıraktılar.
	
		 Bu öncülerimizden ve büyüklerimizden bir kısmı ile bu yüce “Mücadele” davasına gönül verip onu sırtlayan kardeşlerimizin bazıları Rahmet-i Rahman’a kavuştu. Hayatta olan ağabey ve kardeşlerimizin görevi ise bu hatıraları yaşatmak ve davayı kararlılıkla sürdürmektir.
Bu öncülerimizden ve büyüklerimizden bir kısmı ile bu yüce “Mücadele” davasına gönül verip onu sırtlayan kardeşlerimizin bazıları Rahmet-i Rahman’a kavuştu. Hayatta olan ağabey ve kardeşlerimizin görevi ise bu hatıraları yaşatmak ve davayı kararlılıkla sürdürmektir.
	
		Aykut ve Yavuz Ağabey, aynı lise ve hukuk fakültesinde arkadaşlardı. Ülkemizin meselelerini derin bir sorumluluk duygusuyla düşünüyor, çözüm yolları arıyorlardı. Yukarıda isimlerini andığım Afyonlu ve Konyalı abilerimizle birlikte Konya’da “Mücadele Birliği” teşkilatını kurdular. Yapılan istişare sonucu Necmettin Erişen Ağabey bu teşkilatın genel başkanlığına getirildi.
	
		Türkiye’nin birçok ilinde düzenlenen konferanslar, mitingler, yürüyüşler ve “Düşmanlarımızı Tanıyalım” başlıklı resim sergileriyle, milletimizin evlatlarının uyanması ve davaya katılması sağlandı. 3 Şubat 1970’te haftalık “Yeniden Millî Mücadele” dergisi çıkarılmaya başladı. İlk sayısının başyazısında Aykut Ağabeyin kaleminden şu ifadelere yer verilmişti:
	
		 “Milletimizin varlığının devamı ancak şuurlu bir kadronun rehberliğinde, bütün milletin teşkilatlanması ve mücadeleye katılmasıyla mümkündür. Aksi halde Türkiyemizi, milletimizi, dinimizi bekleyen tek akıbet vardır: Yok olmak.”
“Milletimizin varlığının devamı ancak şuurlu bir kadronun rehberliğinde, bütün milletin teşkilatlanması ve mücadeleye katılmasıyla mümkündür. Aksi halde Türkiyemizi, milletimizi, dinimizi bekleyen tek akıbet vardır: Yok olmak.”
	
		Aziz milletimizin din, devlet ve ülke mücadelesinin bir sembolü haline gelen “Mücadele Birliği” yuvasında bir araya gelen milletimizin şerefli evlatları; muhteşem mazimize uygun bir hayat kurmak için inandılar ve mücadele ettiler.
	
		Din, vatan ve millet davasına hizmet etmiş; bugün aramızdan ayrılan ve inşallah Rahmet-i Rahman’a kavuştuğuna inandığımız dava liderimiz Aykut Ağabey başta olmak üzere, tüm büyüklerimize ve kardeşlerimize Allah’ın rahmetini diliyorum. Cenab-ı Allah’ın rahmeti, lütfu ve bağışı üzerlerine olsun.
	
		Beşer olarak hataları olmuşsa ki olabilir, rahmetine kavuştuğuna inandığımız ağabey ve kardeşlerimizin — bu arada bizlerin de — taksiratını Cenab-ı Hak af ve mağfiret buyursun. Hayatta olan bütün kardeşlerimize sağlık ve afiyet diliyorum.
	
		Barış, huzur ve esenlik dileğiyle...
	
		 
	
		Not: Kemal Yaman Ağabey’in katkılarına teşekkürler.