Şu yaşadığımız virüs afeti ve diğer musibetler sebepsiz ve anlamsız değildir. Yukarıda anlatmaya çalıştığımız gibi Müslümanlara olduğu gibi İslamı hak din olarak kabul etmeyenlere de ihtar ve uyarılardır. Kendilerinin ehli kitaptan gören Yahudi ve Hıristiyanlara, Allaha ve onun ilahi kitaplarına ayrım yapmadan tam iman ediniz. İncil de geleceği haber verilen ahir zaman Peygamberi Hz. Muhammed’in elçiliğini kabul ediniz. Ona gönderdiğimiz Kuran-ı Kerim’e tabi olunuz, şunu biliniz ki Allah katında yegane hak din İslam’dır. İnandığınız Hz. İsa onun geleceğini haber vermiştir. “ Meryem oğlu İsa’da “ Ey İsrailoğulları Ben ki Tevratı tasdik etmek ve benden sonra gelecek adı Ahmet olan Peygamberi müjdelemek üzere size gönderilen Allah’ın resulüyüm.” Demiştir. Onlara Apaçık delillerle geldiğinde bu apaçık bir sihirdir” demişlerdi. (Saf 61 Ayet 6)
Kendilerinden öncekilerin söyledikleri gibi sizde bu bir sihirdir öyle bir şey yoktur demeyiniz.
“ O Allah ki müşrikler istemese de bütün dinlere üstün çıkarmak için Rasülüne hidayet ve hak dini gönderdi. “ ( Saf 61 Ayet 9)
Onun Rasüllüğü kıyamete kadar devam edecektir. Öyle ise bütün ilahi kitapların ana muhtevasını ihtivaden Kuran-ı Kerim’in kutsallığını kabul edip iman, ibadet muamelatlarınızı ona göre yapınız. Yoksa siz de helak edilen; AD, SEMUT, NUH, LUT kavimleri ve firavun ve ona tabi olanların durumuna düşersiniz.
Bugün batı alemi istisnalar olmak üzere İslamiyet’e ve Müslümanlara savaş açmış vaziyetteler. Fransız Cumhurbaşkanı Macron Müslümanları tehdit ediyor, Hz. Peygamberin karikatürünü iğrençlikle yayınlayanın yaptığını meşru görüyor. Helal gıda etiketli ürünlerin etiketlerini kaldırtıyor, bu ne büyük bir rezalettir. Hiçbir Müslüman İncil ve Tevratı yırtmamıştır, yırtmazda. Hz. İsa ve Musa ‘ya saygı duyarlar.
Rabbimiz rahman ve rahim isminin gereği kullarını uyarıyor, dinde zorlama yoktur. İman ederseniz lehinizedir, İman etmezseniz onun cezasını ahrette göreceksiniz. Ama yeryüzünde kendinizden olan ve olmayanlara zulmetmeyiniz,
Mallarına ve canlarına zarar vermeyiniz. Avrupa’nın ortasında Srebrenida beşyüz bin insanı diri diri yaktılar, dünyadan ses çıkmıyor.
Filistin toprakları İsrail tarafından işgal edilmiştir. Oradaki Müslümanlar Mescid-i Aksa’ya ve ibadethanelere korkusuzca giremiyorlar. Batı ve İsrail Mazlum insanları katletiyor. Karadan ve havadan modern silahlarla suçlu suçsuz ayrımı yapılmadan çocuk,kadın,erkek demeden katlediyorlar. Halbuki Allah’ü Teala Kuran-ı Kerimde insan hayatının ne kadar değerli ve kutsal olduğunu bildiriyor.
“ Bundan dolayı israiloğullarına şöyle yazdık; Kim adam öldürmeyen, yeryüzünde bozgunculuk yapmayan (dini inancı ne olursa olsun) bir adamı öldürürseniz bütün insanları öldürmüş gibidir, kim de bir canı kurtarırsa bütün insanları kurtarmış gibidir. Elçilerimiz onlara apaçık delillerle geldiler sonrada onlardan birçoğu yeryüzünde aşırı gittiler.” ( Maide 5 Ayet 32 Açıklamalı Kuran-ı Kerim Meali )
21. Çağda katliamlar sınır tanımıyor, masum binlerce insan hunharca katlediliyor, evlerinden ve yurtlarından uzaklaştırılıyorlar. Tüm dünya sessiz zülme dur demiyorlar Allah’ın resülü “ Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır.” Buyuruyor.İstisnalar olmakla beraber zülümler , katliamlar karşısında dünya sessiz, adeta dilsiz şeytana dönmüşlerdir.
İşte Allah şu yaşadıklarımızı yaşatanlara ve bunlara sessiz kalanlara adeta şöyle sesleniyor; Bu bela ve musibetler,koronalar ve afetlerle sizi uyarıyorum. Ey İnsanlık hak din İslam’a ve onun ahir zaman peygamberi Hz. Muhammed’e ümmet olunuz.
“ Göklerin ve yerin orduları Allah’a aittir. Allah her şeye gücü yetendir, her şeye hükmedendir. Küfrünüzden dönerek tövbe ve istiğfar ediniz. Zulümlere ve katliamlara son veriniz. Tüm insanlık alemi bu olumsuzluklardan kurtulmanın yegane yolu İslam’a tam anlamıyla girerek küfür bataklığından çıkmaktır.”
İşte rabbimiz “ Asra andolsun ki insanoğlu gerçekten ziyandadır ve insanlık tarihi buna şahittir. Ancak Allah’a ve ahret gününe iman eden bu imana yaraşır güzel ve yararlı davranışlar ortaya koyan, birbirlerine hakkı,hukuku, adaleti, doğruyu ve gerçekleri öğütleyen ve zülme karşı verdikleri mücadelede birbirlerine güç ve cesaret veren ve bu yolda karşılaşacakları zorluk ve sıkıntılar karşısında ümitsizliğe kapılmadan, yılgınlığa düşmeden direnmeyi öğütleyenlere
müstesna. İşte yalnız bunlardır hüsrandan kurtulup dünyada ve ahrette kurtuluşa erecek olanlar.” (ASR 103 AYET 1-2-3 Açıklamalı Kuran-ı Kerim Meali)
Tüm insanlığın dünya afet ve musibetlerinden, ahret azabından kurtulmalarının yegane reçetesi işte budur. ; İman, Salih amel, hakkı tavsiye, sabırla yılmadan,yorulmadan hak yolunda yürümektir. Olup bitenleri oturduğumuz yerden seyretmekle bela ve musibetlerden kurtulamayız.
“ Müminler ancak Allah’a ve resülüne iman eden sonra hiç şüpheye düşmeyen, Allah yolunda mallarıyla canlarıyla cihat edenlerdir, işte onlar sadıkların ta kendileridir.”
İman ve sadakatı hayatımızda canlı yaşamalıyız. Allah yar ve yardımcımız olsun. Amin.”
Ali Kerrar ULU
03 KASIM 2020