Düşünen, akleden beyinler

Soruyor, sorguluyor!

Hayattaki amacım ne?

Alemlerin, hayatın izahı nedir?

Neden?

Niçin?

Ne zaman?

Ne kadar?

Kim tarafından?

Bunun bilgisi nerededir?

Bu bilginin kaynağı nedir?

İnsan nerede?

Dünyada, Evrende,

Alemlerin içinde,

Alemler var alemlerin içinde…

Ay, Dünya, gezegenler, yıldızlar,

Gök adaları, Galaksiler,

Samanyolu Kehkeşan’lar,

Andromeda sonsuz semalarda,

Sayısız yıldızlar taşıyan,

Milyarlarca galaksi döner durur,

Bu alemin içinde.

Karadelikler var,

Sonsuz uzay, derinlikler ötesinde.

Ay dünyanın uydusudur,

Dünya da Güneşin

Yıldızlarla birlikte.

Ay döner etrafında hem de Dünya etrafında,

Dünya döner ekseninde hem de Güneş çevresinde,

Yıldızlar da katılır bu pervane döngüsüne,

Kâbe’de tavaf eden erenler gibi,

Hepsi birden Samanyolunda.

Milyarlarca galaksi var,

Hepsi döner sonsuz alem ekseninde.

Makro Alem işte böyle…

13.8 milyar yıl yaşında.

Ay 4.53, Dünya 4.54, Güneş 4.6 milyar yıl yaşında…

Samanyolu galaksimiz,

12.6 milyar yıl yaşında.

Mavi bilye Dünyamızda,

Canlı Hayat

Tam 60 bin yıl yaşında.

Dağlar, taşlar, ovalar,

Dere, tepe, vadiler,

Irmak, nehir, göletler,

Derya, deniz, okyanuslar,

İnsan, bitki, hayvanatlar,

Hayat veren atmosferde,

Hassas devri daimde,

Dairesel yörüngede,

Döne döne gider durur,

Sonsuz felek cidarında.

Makro Alem hem ayarlı, pek ahenkli,

Külli iradeye ram olmuş,

“Sünnetullah” minvalinde.

Simetrik bir kardeşi var,

“Mikro Alem” atomlardan…

Elementler, moleküller,

Atomlar, çekirdekler,

Proton, nötron, elektronlar,

Kuarklar var!

Görünemez, ölçmesi zor,

Hesabı ince işçilik ister.

Mikro boyut gizeminde,

Kuantum esrarında,

Eksi sonsuz yollarında,

Döner, gider, titreşirler

Hareketli içlerinde…

Makro kozmos-Mikro kozmos,

Eksi sonsuz-artı sonsuz,

Bu alemler deryasında,

İnsanoğlu tam ortada,

Bakar durur, göz kısarak,

El açarak, düşünerek,

Duyuları tüm gayretle,

Aklını da kullanarak,

Bu esrarı anlayacak.

Ben neyim, bu alem ne?

Nereden geldik, nereye?

Niçin varım? Amacım ne?

Ya manevi alem, metafizik boyut,

Gaybın esrarı, semavatın sırları,

Akıl, ruh, arş, kürsi,

Melek, cin ve şeytanlar ne ola ki?

Başı sonu ya ahiret,

Cennet, cehennem daha neler…

Bilen var mı söyleseler,

Gören var mı bildirseler,

Gözlem, deney, akıl yetmez,

Bu sırları kimse bilmez.

Bilginin kaynağı ne?

Duyularımız, deney, gözlem mi?

Akıl mı? Felsefe mi?

İnsan bilgisi yeter mi?

Din mi?

Yoksa hepsi mi?

Doğru bilgi, doğru mesaj nerede?

“Alemlerin Rabbi Allah” bilir, alemleri O yarattı.

Kâinatın, kıyametin hem sahibi hem maliki,

Ol deyince olduran, öl deyince öldüren,

Sahibi, Maliki bilir elbet!

Ezelidir, Ebedidir,

Evvel O’nun, ahir O’nun,

Doğru haber Resullerden,

Cevap tamam, bilgi yeter

Aklı olan iman eder…

Cevapları bulur insan,

Tüm sırları çözer insan,

Kul olduğunu anlayarak,

Rahmana teslim olarak,

Şükrederek yaratana, iman ile,

Eşref-i Mahlukat şuuruyla,

Haddini hududunu bilerek,

Verilene vahyi ekleyerek,

Sonsuzluğun esrarını bulacak,

Kurtuluşa erecek,

Dünya cennet olacak…

                                                                                                            25.02.2025

                                                                                                           Aydın BOLAT