Hayat tarzımızı ıskalamasak mı?
MAKALE
Paylaş
28.04.2025 16:58
186 okunma
Vahap Yaman

İnşaallah ömrümüzün geride bıraktığımız günlerinde Allah’ımızın rızasına uygun yaşamışızdır. İnşaallah RABB’imizi memnun etmişizdir. İnşaallah günlerimiz her birimiz için bir yenilenme ve kendimizle hesaplaşma günlerimiz şeklinde geçmiştir.

Günümüzü ise Allah’a her zamanki teslimiyetimizden daha fazla teslim olmayı deneyerek geçirelim. İnananlar olarak birbirimizle daha fazla kenetlenelim. Allah bağışlanma dileyen yok mu? Bağışlayayım sorusunu bizlere soruyor. Gözyaşları içerisinde ben varım ya RABB beni ve inananları bağışla diye yalvaranlardan olalım. Kendimiz, ailemize, yakınlarımıza, arkadaşlarımıza, kalbi İslam’a yeni yeni ısınanlara dualar edelim. Gece namazlarında secdelerde uzun kalalım.

Allah’ın talimatlarına uygun bir hayat tarzı yaşamayı gerçekleştirdiğimiz, talimatlarının hiçbirini ıskalamadan yerine getirdiğimiz, Allah’ın davasının sevdalısı olarak geçirdiğimiz günler bizim için bir sessiz devrim günleridir.

Hayat düzenimizi tarif edilen şekilde kurabildiğimiz ölçüde, hayatımızın yavaşladığına,  ruh ve beden dinginliğine ulaştığımıza her zaman şahit olduk.

Yeryüzünün son inşası olarak gönderilen ilahi mesajın toplandığı kitabımızla olan ilişkilerimizi güçlü tutabilirsek, onu sadece Arapça metnini okumanın ötesine taşıma çabalarımızı biraz artırabilirsek, Kur'an'ın kendi hayatımıza müdahalesine izin verebilir ve Kur'an'ı hayat tarzımızın tam merkezine almayı becerebilirsek, iman ve teslimiyette kendimizi sürekli yenileyebilirsek, Rabb’imize karşı sorumluluğumuzun anlık değil devamlılığını sağlayabilirsek, ilahi mesajı ömür boyu hayat tarzına dönüştürmeyi ilke edinebilirsek, mümince yaşamayı nasip eden alemlerin yaratıcısına hamd ve şükür edebilirsek,  Allah’ın yanına yeni ilahlar edinmeden O’na olan bağlılığımızı güçlü tutup koyduğu sınırlarda kalabilirsek, ilahi mesaj bizi hedefimiz, arzumuz ve varış yeri olan cennet olan vuslat yerine ulaştıracaktır.

Ancak bir şart var; Dünyayı, cenneti kazanma yeri yapmada geç kalmamak için gayret göstermek. Bu gayret hepimize imanın bilinçle elde edilmesinin lezzetini ve mutluluğunu hepimize yattıracaktır.

İmanın, insandan istediği özgürce ve bilinçle tercih edilme talebi kişiyi özgürleştirecektir. Özgür olmak isteyen, dünyada kendisi ile hesaplaşmayı, yüzleşmeyi, arınmak için tevbeye başvurmayı sürekli hale getirmelidir. Çünkü tevbe kimliğe özgürlük kazandırır.

Şimdi sizlere yurt dışında tanıdığım İslam’la tanışmış, hidayete ulaşmış bir mafia babasının özgürlüğü elde etmesinden sonraki sözlerini aynen aktarıyorum.

“Allah’ımla secdede konuşuyorum. Secdeyi Allah’ıma en yakın olduğum yer olarak görüyorum. Kimseye boyun eğmeyen ben, herkesi korkutan ben, kendimi herkesi ezebilecek kadar güçlü gören ben, şimdi secdede uzun süre kalarak kendimin bir hiç olduğunu anladım.

Kendimi secdede uzun süre tutarak güçlü olanın sadece Allah olduğunu kendime anlatıyorum. Secdeyi kendi özgürlüğümü kazandığım, kibrimi yok ettiğim, Allah’a istediği gibi teslim olmaya çalışıp özgürlüğünü elde etmiş, özgürlüğün tadını yakalamış biri olarak hayata devam ediyorum.”

Kur’an’ı son ilahi mesaj olarak kabul ettiğimize göre ister istemez insanın aklına şöyle bir soru gelmektedir.

Kur’an’ı bilmeyen, onu okumayan, içerisindeki bildirilenleri kavramayan, onu müracaat kitabı olarak algılamayan, kitabına Müslüman olmayanlar kadar yabancılaşan, Müslümanların hali nicedir acaba diye düşünmemiz gerekir. Kur'an’a karşı kayıtsız kalan, nefislerinin ve dünyanın esiri olan insanların kendilerine ne kadar Müslüman deme hakları var iyi düşünmeleri gerekir. İnanmayanlarla Müslümanların arasındaki fark, sadece isimlerde mi kalmalıdır. Kur’an’ın hayatımızdaki yeri inanmayanlarınkinden farklı olması gerekmez mi? Müslümanı inanmayandan ayırt eden bir ölçü olması lazım değil mi?

Bu ölçü de kitabımızın bilerek ve farkında olunarak okunması ve önerdiği şekilde yaşanmasıdır.

Dünyevi hayatımızda yaptığımız işlerin hakkını vermeden nasıl sonuç elde edemezsek, emek, zaman, para, itibar kaybına uğrarsak, kitabımıza karşı olan kayıtsızlığımızın da bizleri kayba uğratacağının bilincinde olmalıyız.

Kitabımızda belirtilen imani, ahlaki kurallar, günlük yaşantımızı tanzim eden emirler, bir bütünün parçalarıdır. Düşüncelerimizde ve günlük hayatımızda bu parçaları ayrıştırmamalıyız. Bu parçaların, bizlerin hayat bağlarımız olduğunu hatırımızdan çıkartmayalım.

İnanç tercihini İslam’dan yana kullanarak onun değerlerini yaşama konusunda çaba gösteren bizler, Allah aşkının, İslam sevdasının lezzetini tatmak isteyen bizler, arkasında kendisi için şahitler bırakmak isteyen bizler, RABB'imizin yolundaki çabamız gayretimiz hesap günü bizim yüzümüzü güldürecektir.

Allah'ın koyduğu kurallara uygun hayatını dizayn edenler, kulluğu sadece Allah’a yapanlar, kardeşlerinin dertlerini kendine dert edinenler, Allah’ın kendisine bedelsiz ortak ettiği yoksul kardeşlerini her daim düşünüp paylarını verenler, küfrün zulmü altında sıkışan kardeşlerini maddi ve psikolojik destekleyenler, zekatını sadakasını tereddüt etmeden verenler, fuhşa, zulme, haksızlığa karşı duranlar, kısaca tüm hayatı ibadet anlayışı inşa edenlerden olalım.

Bunlar bizim yüzümüzü güldürecek temel ilkelerdir.

Allah işlerimizin nasıl kolaylaşacağını yüzümüzün nasıl güleceğini şöyle belirtiyor.

"Ey iman edenler, Allah'ın yardımcıları olun." Saf/14 diye bizi göreve çağırıyor.

Allah bize kendisinin yardımcıları olma hakkı vermişse, kendisine yardımcı seçmişse, kendisine yardımcı olmaya çağırıyorsa, yardımcı olmanın hakkını verelim.

Hayat arkadaşımız kitabımızı anlamak için okumak, hayatımızda ona daha fazla yer vermek dualarımla!

Vahap Yaman

vahap3442@gmail.com

 

Yorum Ekle
Adınız :
Başlık :
Yorumunuz :

Dikkat! Suç teşkiledecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

sanalbasin.com üyesidir

ANA HABER GAZETE
www.anahaberyorum.com
İşin Doğrusu Burada...
İLETİŞİM BİLGİLERİMİZ
BAĞLANTILAR
KISAYOLLAR
anahaberyorum@hotmail.com
0312 230 56 17
0312 230 56 18
Strazburg Caddesi No:44/10 Sıhhiye/Çankaya/ANKARA
Anadolu Eğitim Kültür ve Bilim Vakfı
Anadolu Ay Yayınları
Ayizi Dergisi
Aliya İzzetbegoviç'i
Tanıma ve Tanıtma Etkinlikleri
Ana Sayfa
Yazarlarımız
İletişim
Künye
Web TV
Fotoğraf Galerisi
© 2022    www.anahaberyorum.com          Tasarım ve Programlama: Dr.Murat Kaya