‘’Kayıp Türkler’’ yıllardır demiyorum, yüzyıllardır gündeme getirilmeyen bir konu.
Okuyucularım bu da nereden çıktı, demesin. Bu konu yüzyılların ihmali.
‘’ Kürtçülük, PKK’’ elli yıllık bir konu değildir. Kökü 1500’ lere kadar, hatta daha öte giden bir konu. Türklerin Türkistan’dan Horasan, Fars üzeri Anadolu’ya göçü ile başlar. Farsça konuşma ve yazma mecburiyeti ile başlar. Selçuklu ile başlar.
Devletin tüm zamanlarda kendisini koruma refleksi olmalı. Yoksa devlet, bulunduğu coğrafyada kalıcı olamaz veya kalmakta çok zorlanır.
Haydi, Selçuklu, Osmanlı bir imparatorluktu bu konuyu çok önemsemedi. Türkiye Cumhuriyeti; Türk Dil, Türk Tarih Kurumu neden önemsemedi? Anadolu’da yaşayan Kürt-Türk Aşiretler, Oymaklar kardeştir. Bu kardeşlik asla siyasi, sosyal bir söylem değildir. Direk biyolojik bir söylemdir.
Özellikle Selçuklu’dan sonra İran üzeri gelen Türkler, dillerini konuşamamış, yüzyıllarca Farsça konuşmak mecburiyetinde kalmış, Fars kültüründen etkilenmişlerdir. Peki, bu gecenin sabahı ne olur.
Nihayetinde İran’dan Doğu Anadolu’ya gelen ve daha sonraları Özellikle Yavuz Sultan Selim döneminde ve sonrasında değişik nedenlerden dolayı Batı Anadolu’dan Doğu Anadolu’ya gönderilen Türkmen Aşiretleri halâ bu bölgede yaşıyor.
Batı Emperyalizminin, son dönemde İsrail, ABD ve İngiliz’ in konuyu ‘’ bilimsel’’ oryantalist kılıkla baskılaması bu konuda ‘’ bilgi’’ üretmesi; ortaya Anadolu için mesele olmayan bir ‘’ Kürtçülük Meselesi’’ çıkarmıştır.
Ben Kahramanmaraş ili Pazarcık ilçesi doğumluyum. Sülalemin bir yanı Türk, bir yanı Kürt; bir yanı Alevi bir yanı Sünni olarak adlandırılıyor. Hepsi de Horasan üzeri Türkistan’dan Anadolu’ya gelmiş Türkmen Aşireti.
Bir kısmı Pazarcık’ta yaşayan Atmalı Aşireti’ne mensubum. Aşiretimin Batı’da olanları Türk, Doğu’da olanları Kürt olarak adlandırılır. Yine Pazarcık’ ta yaşayan Alevi- Kürt olarak bilinen Sinemilli Aşireti de Türkmendir. Bu konuda şu an araştırma yapan aşiret mensupları da üzüntüyle ifade edeyim psikolojik baskı altında.
Tarihi araştırmaya ihtiyaç duymadan sadece bugünü görebilsek, konuşabilsek bölücülük konusu çözülür. Terör de ‘’Kürtçülük’’ ten nemalanmaz.
Acilen, Türk Tarih ve Türk Dil Kurumu bu konuya mesai ayırmalı. Şimdiye kadar uyutulduk, aldatıldık, yanıltıldık. Bugünden sonra Türkoloji ve Kürdoloji Enstitüleri kurup; Oryantalist, Emperyalist, önyargılı olmayan bilim adamlarıyla Anadolu Aşiretleri’ nin Yol Haritası araştırılmalıdır. Dolayısıyla Batı’nın bana yüzyıllardır gündem oluşturmasına, bölücülük yapmasına, fitne çıkarmasına fırsat verilmemelidir.
Teröre iki trilyon dolar gittiğini söyleyen siyasi yönetim, tarihi, kültürel araştırmalara sadece iki milyar dolar harcasaydı dün terör, bugün de ‘’ Terörsüz Türkiye’’ konuşulmazdı.