ABD-NATO’yu sorgulaması gereken Türkiye, Finlandiya-İsveç’i pazarlık konusu yaparak alınacağı meçhul F-16 satışına razı olan bir görüntü veriyor! “Eşeğini dövemeyen semerine vururmuş, sonra da eşeğinden medet beklermiş!” İsveç -Finlandiya’nın teröre destek için yaptıklarını hangi NATO ülkesi yapmıyor? Hangisi daha masum? Fransa mı, Almanya, İngiltere mi, Hollanda, Danimarka mı hangisi hatta ABD mi?
Önce NATO’yu ondan önce de Türkiye’ye düşmanlığın daniskasını yapan ABD’yi sorgulamalı ve masaya oturtmalıyız. Neden mi?
• Yıllardır Türkiye’ye baş belası olan PKK-PYD ‘yle stratejik iş birliği için,
• Kuzey Irak ve Suriye’de ABD’nin teröre desteğinden verdiğimiz şehitlerimiz için,
• Türkiye’nin güneyinde İran’dan Akdeniz’e terör koridoru üzerinden kurulması amaçlanan yapay-taşeron “Teröristan” için,
• Türkiye’nin çevresinde açılan ve Türkiye’ye jeopolitik tehdit oluşturan kuşatma amaçlı ABD üsleri için,
• Türkiye’nin içerisindeki kullanımından endişe ve tehdit algıladığımız ABD-NATO üsleri için,
• Türkiye’yi istikrarsızlaştıran kaosa, krize sürükleyen ABD’nin destek ve himayesindeki bütün darbeler, muhtıralar ve müdahaleler için,
• 15.Temmuz.2016 hain işgal ve darbe saldırılarına verdiği destek ve tahrik için,
• Hala FETÖ elebaşını orada barındırdığı için, Türkiye kaçaklarına sahip çıktığı için,
• Filistin/Gazze’de soykırım yapan İsrail’e şartsız destek verdiği ve BMGK ateşkes kararını veto ettiği için,
• NATO’yu teslim aldığı ve dünyanın jandarması gibi her yere burnunu sokarak dünya barış ve güvenliğini tehdit ettiği için,
• NATO ittifak şartlarına uymadığı için, ittifakı bağımlılık, vesayet ve mecburiyet gibi algılatarak kendi hegemonyasını dayattığı için,
• Doğu Akdeniz’de, Irak’ta, Suriye’de, Libya’da, Karabağ’da, Ege’de, Yunanistan’da, İsrail’de, Filistin’de her yerde Türkiye’nin menfaat ve çıkarları, jeopolitiği ile çatıştığı için,
• Türkiye’yi müttefiklik/ittifak konsepti ile hapsederek emperyalist, sömürgeci vesayet stratejileriyle engellediği, oyaladığı ve kontrol etmek istediği için,
• 1952 Türkiye’nin NATO’ya girişinden itibaren Türkiye’de yaptığı ve yapmadığı 72 yıllık tarihi süreç için, NATO=ABD olduğuna göre; NATO’yu ondan da önce NATO’nun patronu ABD’yi sorgulamalıyız! Peki İsveç’e NATO vizesi verdiğimiz bugünkü konjonktüre bakalım. Amerika Birleşik Devletleri;
• Türkiye’ye F-16 uçaklarını satacak mı?
• Stratejik ortak edindiği PKK/YPG’yi desteklemekten vazgeçecek mi?
• Türkiye’ye uyguladığı direkt-dolaylı ambargoları kaldıracak mı?
• F-35 programına geri dönüşü kabul edecek mi? Ya da paramızı verecek mi?
• Ege’de Yunanistan’a desteğini kesecek mi?
• Irak ve Suriye’de PKK’ya devlet kurdurmaktan (Teröristan) vazgeçecek mi?
• FETÖ’yü, YPG’yi terör örgütü olarak kabul edecek mi?
• En azından ve en acil olarak İsrail’in Gazze’ye soykırım derecesindeki vahşi saldırılarına BMGK’de ateşkes kararı verecek mi? Vetosunu kaldıracak mı? Bence meçhulün ötesinde kocaman bir HAYIR! Peki; herkese(iktidar-muhalefet) soruyorum milletin kahir ekseriyetin karşı olmasına rağmen neden İsveç için EVET dedik? Bu soruları ABD’ye sormak varken neden İsveç, Finlandiya’ya sorduk? Bu kadar soru varken ve bu sorular herkesin aklındayken, hatta iyi-kötü sorulmuşken hepsinden bir anda vazgeçip neden sadece F-16 satışına razı hale geldik?
• Çaresizlik sendromu mu?
• “Açık kapı” politikası mı?
• “Yeni Dünya Düzeni”nin gerekliliği mi?
• Reel jeopolitik mi?
• Devlet sırrı mı?
• Rusya’ya tavır mı?
• Daha beterinden sakınmak mı?
• Küresel hegemonyaya boyun eğmek mi?
• Milletin hissiyatına rağmen, bütün kötülük ve düşmanlıklarına rağmen; ABD taleplerine razı olmak ehveni şerdir, ülkenin ali menfaatleri için gereklidir, sizin bilmediğiniz ve bilmeniz de gerekmeyen meseleler vardır, böylesi bizim için daha doğrudur, zamanla biz kazançlı çıkar mıyız?
• Yoksa; Türkiye’nin değil ama “EVET” diyenlerin güçsüzlüğü, çaresizliği mi?
TBMM Genel Kurulu’ndaki oylamada 346 oy kullanıldı. 254 kişi oylamaya katılmadı. 287 kabul, 55 ret,4 çekimser oy kullanıldı.
AKP, MHP, CHP, DEVA, Gelecek EVET, İyi Parti, DEM Parti, Saadet Partisi, YRP, TİP, HÜDAPAR RED oyu kullandı.
Oylamaya iktidar ve muhalefetten katılmayan vekiller İsveç’e ONAY’a dolaylı destek vermiş oldular.
İktidar ve muhalefet açısından bu sonuç tarihe not düşmek adına çok önemli bir tablodur.
Söz konusu ABD olunca takınılan tavır, söylenmeyen çok şeyin açık ifadesi, itirafı olmaktadır. Bu hal güdümlü demokrasinin, küresel vesayet sisteminin, siyaset kurumumuzun ve nihayet Türkiye’nin gerçek aynası, net tablosudur. Halimizin, reel politiğin itirafıdır. Siyaset kurumumuzu bu tabloya bakarak değerlendirmek, Türkiye’nin durumunu ona göre analiz etmek en gerçekçi tespit olacaktır.
Beyin çatlatan, can yakan soruları sormak, akıl planında olan biteni eleştirmek, sorgulamak, uyarmak, tepki vermek milletin hakkı değil mi? Türkiye’nin; milli menfaatleri, savunma ve güvenlik ihtiyaçları, tehdit algıları varlık ve bekası için her şeyden daha önemlidir.
Ülkemizi her türlü siyasi, sosyal, ekonomik, askeri ve stratejik tehlikelere karşı korumak ve savunmak milli görevimizdir. Uluslararası rekabet ve ilişkilerde, dost, düşman, müttefik, tarafsız tercihleri ve mecburiyetlerimizde; topyekün stratejik milli gücümüzle orantılı olarak millet hayatımızı koruyacak, vatan savunmasını yapabileceğiz. Milli gücümüzü, jeopolitik ve jeostratejik avantajlarımızı, ittifaklarımızı ve olası müttefiklerimizi stratejik akılla iyi değerlendirip yönetebilmeliyiz.
Siyaset; hayal edilen ideallere ülkeyi taşımanın ilim ve sanatıdır.
Strateji; çare bulma ilmidir.
Türkiye sadece Türkiye’den ibaret değildir. Türkiye’nin güç, kuvvet ve stratejik avantajları iyi yönetildiği taktirde bölgesel bir güç ve küresel bir aktör olarak bugünkü halinden daha etkili olabilecek konum, kabiliyet ve potansiyeldedir.
Son söz; Türkiye, Türkiye’den daha büyüktür. Türkiye daha iyisine layıktır.
AYDIN BOLAT
26.01.2024