Sesli Dinle

Selam üzerinize olsun.

Toplumun en önemli sorunlarından birisi de şiddettir. Ailede, okulda, mahallede, çarşıda, pazarda ve yolda her an şiddetle yüz yüze gelinmektedir. Şiddet, ilk akla gelen haliyle fiziksel olabileceği gibi ekonomik, psikolojik, siber ve sözlü olarak da yapılabilmektedir ve insanların ölümüne, yaralanmasına, sakat kalmasına veya ruhsal açıdan zarar görmesine sebep olmaktadır. Şiddet, insani olmayan, bencilce ve hastalıklı bir davranıştır.

İnsanlar şiddete neden başvururlar? Öncelikle şiddetin görülerek öğrenildiğini bilmemiz gerekir. Aile içinde ve sosyal çevrede şiddete maruz kalınması, öfke ve düşmanlık duygularını besler. Bunun yanı sıra haksızlığa uğradığının düşünülmesi, adaletin geç tecelli etmesinden ötürü kendi adaletini kendisinin sağlama isteği, işsizlik ya da ekonomik yetersizlikler ve şiddet içerikli filmlerden, bilgisayar oyunlarından etkilenilmesi şiddetin kaynakları olarak sayılabilir. Toplumsal kodlarımıza işleyen dayağın cennetten çıkma olduğunun düşünülmesi, eti senin kemiği benim tarzı yaklaşımlar gibi inanışlar da şiddetin temelinde yatmaktadır.

Sevgili Peygamberimiz âlemlere rahmet olarak gönderilmiştir. Bütün insanlara, inancı, rengi, milliyeti ne olursa olsun şefkat ve merhametle davranmıştır. “Hayırlınız, kendisinden hayır beklenilen ve kötülüğünden emin olunandır; şerliniz ise kendisinden hayır beklenmeyen ve kötülüğünden de emin olunmayandır.” [1] “...Sizin en hayırlınız hanımlarına karşı en iyi davrananınızdır.” [2] ” Sevgili eşi Aişe annemiz, peygamberimizin ahlakının Kur’an olduğunu teyit etmektedir. Peygamberimiz Allah’ın koyduğu ölçülere göre yaşayarak hepimize örnek olmuştur. Onu örnek alıp yolunda gidersek şiddet de dahil tüm kötülüklerden uzak durmuş ve Allah’a da Resulüne de yakın oluruz.