BM Genel Sekreteri Guterres’ten Güvenlik Konseyi’ne acil çağrı

İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları iki aydır devam ederken BM tarihinde bir ilk yaşandı.İlk kez yetkisini kullanan Genel Sekreter Antonio Guterres, İsrail[1]Filistin krizinin çözümü için BM Şartı’nın 99. Maddesini devreye sokup Güvenlik Konseyi’ni harekete geçmeye çağırdı.

“Genel Sekreter uluslararası barış ve güvenliğin korunmasını tehdit edebilecek bir konuyu Güvenlik Konseyi’nin dikkatine sunabilir.” Hükmü yer alıyor. Guterres, İsrail-Filistin krizinin uluslararası barış ve güvenliğe tehdit oluşturduğunu belirterek BM Güvenlik Konseyi’ni harekete geçmeye çağırdı.

Guterres BMGK’ya mektupla yaptığı çağrıda:

“İnsani sistemin ciddi bir şekilde çökme riskiyle karşı karşıyayız.Böyle bir sonuçtan ne pahasına olursa olsun kaçınılmalıdır. Uluslararası toplumun daha fazla gerilimi önlemek ve bu krizi sona erdirmek için tüm nüfuzunu kullanmak sorumluluğu vardır. İnsani ateşkes ilan edilmesi yönündeki çağrımı yineliyorum. Bu acil bir durum. Sivil halkın daha büyük zararlardan korunması gerekiyor. İsrail[1]Filistin krizinin sonuçlarının Filistinliler ile tüm bölgenin barışı ve güvenliği üzerinde geri dönüşü olmayan etkileri olacaktır.” dedi.

Guterres’in sözcüsü Stephane Dujarric’in yaptığı açıklamada;

Guterres’in kısa sürede inanılmaz boyutlara ulaşan can kayıplarını, Gazze şeridinde hastanelerin bile savaş alanına dönmesi, krizin yayılma riski göstermesi nedeniyle bu adımı acil olarak attığı, bu hamlenin taraflar arasında ateşkes talep edilmesi yönünde Güvenlik Konseyi ve uluslararası toplum üzerinde daha fazla baskı olacağını umduğunu aktardı.

BMGK, beşi daimi olmak üzere on beş üyeden oluşmaktadır:

ABD, İngiltere, Çin, Fransa, Rusya. Bu ülkeler, II.Dünya Savaşı’nın galipleri olan devletlerdir.Daimi üyeler Güvenlik Konseyi’nin her türlü önemli kararını veto edebilirler. Diğer on üye bölgesel bazda iki yıllık bir dönem için seçilir.

İsrail Küresel Güvenlik Sorunudur!

Batılıların desteklediği Netayahu’nun İsrail’i , bölgesel ve küresel bir güvenlik sorunudur. Gazze’de yaşanan bu dehşet tablosu; bölge ülkelerini ve nihayet tüm Dünyayı ateşe atacak apaçık küstah bir tehdittir.

Arz-ı Mev-ud (Nil’den Amanos Dağları’na Fırat’a) vadedilmiş topraklar ütopyası ve imanı ile bölge ülkelerini ( Türkiye, Mısır, Suriye, Ürdün) seçilmiş kavim, üstün ırk, Tek devlet, Tek bayrak, Tek Dünya hayali ve itikadı ile bütün dünya coğrafyasını, insanlığı tehdit etmektedir. Gazze’de kazanırsa pervasızlığıyla tüm dünya tehlikededir. Ellerindeki nükleer silahlar, yeni nesil süper teknolojik siber kapasitesi azgın iştahını kamçılamaktadır. Uluslararası sistemin ciddi bir şekilde tamamen çökme riski vardır.

Dünyaya kafa tutan, BM, Uluslararası toplum, kural ve kurumlarını hiçe sayan bu Haydut devletin terörist, pervasız saldırganlığı var oldukça, durdurularak cezalandırılmazsa Gazze’den sonra Dünyada kimse güvende olamaz!

Sıradanlaşan, organize kötülük bir VİRÜS gibi yeryüzünü sarma potansiyelindedir. Ya insanlık ve uluslararası toplum bu örgütlü kötülüğe karşı birleşecek, onu durduracak, engelleyecek ya da bu örgütlü kötülük kanser mikrobu gibi metastaz yaparak insanlığı yok edecektir. Her halükarda bu 3. Dünya Savaşı, yeni bir dünya düzeni ve insanlığın yeni bir çağının başlangıcı olacaktır.

Bu böyle devam edemez! Dünya bu yükü taşıyamaz! Dünya beşten önce birden büyüktür. İnsanlık sapık teolojilerin kurguladığı kendi sonunu seyredemez! “Tanrı’yı kıyamete zorlama”ya kimsenin gücü yetmez!

Gazze/Filistin örneği ile de kanıtlandı ki sömürgeciliğin, ayrımcılığın, ötekileştirmenin, işgalciliğin, asimilasyonun, jenositin, yani emperyalizmin beyni Siyonizmdir. İnsanlığın asıl düşmanı, ana tehdidi, temel tehlikesi gerçek emperyalizm siyonizmidir.

İnancım ve umudum odur ki; örgütlü kötülük kaybedecek! Evrenselleşen vicdan kazanacak! Dünya halklarının merhamet, iyilik ve destek ayaklanması galip gelecektir.

Özgürlük, barış, çoğulculuk insanlık erdemi başaracak, yeryüzü zalimleri ve uşaklarını yenecek, zulmü yok edecektir! Filistin/Gazze ile birlikte tüm dünya özgürleşecek, küresel işgal ve kuşatma son bulacaktır inşallah! Bugünün değilse yarının hakikati budur!

AYDIN BOLAT

06.12.2023