Çad’da İlginç Bir Olay
MAKALE
Paylaş
04.02.2025 15:27
321 okunma
Mustafa Yıldız

“Çad, Orta Afrika'da, denize kıyısı olmayan bir kara ülkesidir. Kuzeyinde Libya, batısında Nijer, Nijerya ve Kamerun, güneyinde Orta Afrika Cumhuriyeti, doğusunda ise, Sudan yer alır. Ülkenin büyük kısmı Sahra Çölü ile kaplıdır. Ülke adını bir zamanlar Afrika'nın ikinci büyük gölü iken şimdi normal büyüklüğünün %10'una kadar küçülmüş olan Çad Gölü'nden almakta olup belki de bu yüzden bazı yazarlarca "Afrika'nın ölü kalbi" olarak da nitelendirilmiştir.

En yüksek tepesi Emi Koussi dağı olup, en büyük kenti ise aynı zamanda başkent olan N'Djamena'dır. Ülkenin en büyük etnik topluluğu Müslüman Gouran halkı olmakla birlikte yakın zamanda İslam veya Hristiyanlığa geçmiş çok sayıda etnik topluluğun yanı sıra kırsal alanda animizm ve çeşitli yerel inançları sürdüren halkları da barındırmaktadır.” (internet bilgileri)

“Zariyat Suresi, Ayet 22:

“Gökte hem rızkınız, hem size vadedilen şey vardır.”

Ayetin Açıklaması:

"Gökteki rızık" konusunda ilk hatıra gelen şey, yağışların ve güneş ışığının dünyadaki hayatiyetin sürdürülmesine etkileridir. Müfessirler, daha çok yağışın önemi üzerinde durmuşlardır.

Bu izah insanlar için göklerde birçok imkân ve nimet bulunduğu sonucuna götürür;  Gökte Rızkımız Vardır: Buharlaşan denizler, göller ve ırmaklar gökte bulut haline gelir ve sonra belli ortam ve şartlarla yağmur olarak yeryüzüne iner de toprağa hayat verir.

İlmî Yönü:

Diğer önemli bir husus da şudur: Yağmurlu havada yıldırım ve şimşeklerin tesiriyle havadaki oksijen ve azot birleşerek renksiz azot-monoksit gazını oluşturmaktadır. Bu gaz da tekrar oksijenle birleşerek turuncu renkli azot-dioksit meydana gelmekte ve yine yıldırım ve şimşeklerin tesiriyle havadaki nem ve azottan amonyak meydana gelmektedir. Azot-dioksit ise nemliliğin tesiriyle nitrik-aside dönüşmekte, böylece nitrik-asit ile amonyak havada bulunan karbonik asitle birleşerek amonyum-nitrat ve amonyum-karbonat oluşmaktadır.

İşte oluşup meydana gelen bütün bu tuzlar yağmurla birlikte yeryüzüne inmekte, yerdeki mevcut kalsiyum tuzları ile birleşerek kalsiyum nitratı meydana getirmektedir. Bitkiler de bu tuzu emerek gelişme imkânı bulmaktadır.

Böylece bitkileri yiyip beslenen hayvanlar çeşitli proteinler oluşturmakta ve bu hayvanların etini, sütünü, yumurtasını yiyen insanlar yeterince gıdalarını alıp beslenmektedirler. Gökten rızkımızın indirilmesinin  bir anlamı da  işte budur.

Rızkın ve Vadedilen Şeyin Gökte Olması Haktır

«Göğün ve yerin Rabbı hakkı için, gerçekten bu, sizin kendi konuşmanızda (şüpheniz olmadığı) gibi haktır.»

Gerek canlıların rızkı, gerekse vadedilen şey, sağlam esaslara, mükemmel plâna göre düzenlenmiştir. Artık değişmesi, aksaması, unutulması söz konusu değildir. Böylece ilâhî takdir plânının hak olduğuna, bizim konuşmamız misal veriliyor. Öyle ki, işittiğimiz bir şeyi yanlış duymuş veya anlamış olabiliriz; ama kendi ağzımızdan çıkan sözde şüpheye yer verilmeyecek kadar haberli olmamız söz konusudur. O bakımdan takdîr edilen rızık da, vadedilen şey de her türlü şüpheden, yanlışlıktan uzak olup kesinlik arz etmektedir.”(İnternet bilgileri)

İLGİNÇ OLAY NE İDİ?

İlk defa duyduğum için bana ilginç geldi. Okurlarımızla paylaşmak istedim. Bu gibi olayların belki daha fazla örneklerini bilenler vardır. Öyle de olsa bu ilginç olay üzerine birkaç söz sarf etmek faydadan hâli değildir. Üstelik bu olayı bir Kur’an âyetiyle telif etmek, yaratıcı kudretin ilâhî planı karşısında derin bir şuuru yeniden yaşamamıza vesile olacaktır.

Oğlum Mehmet Nuri, sinema ve belgesel programlarında yönetmen. Geçtiğimiz yıl içinde Orta Afrika Ülkesi olan ÇAD’da bir belgesel yaptı. Belgeselin adı SUYA ULAŞMAK. Bu günlerde aşağıdaki link üzerinden bölüm bölüm yayınlanıyor. (https://youtu./2IhHOitDzh4?si=usGabpW97KnqLtrY)

Bir orta Afrika ülkesi olan, çöllerle kaplı, hiçbir denize kıyısı olmayan bu ülkede senenin dörtte üçünde hemen hemen hiç yağmur yağmazmış. Ancak yılın yaklaşık peş peşe üç ayında şiddetli yağmurlar yağar, her taraf sular altında kalır. Öyle ki kerpiçten yapılmış olan evler bu yağmur suları sebebiyle erir. Bu yağış mevsiminde ülkede pek çok göletler oluşur. Ve bu göletlerde balıklar üremeye başlar. Halk bu balıkları avlayarak gıda ihtiyaçlarının çoğunu karşılıyormuş. Sular çekilince balık da bitiyor. Lakin balıklar yumurtalarını çamura bıraktığından bir sonraki yağmur mevsiminde balıklar tekrar üremeye başlıyor ve halk yine ihtiyaçlarını karşılıyormuş.

Oğlumun bana “Mucizevî Bir Olay” diye naklettiği ilginç olay bu idi.

Sağlık ve afiyette kalınız efendim.

 

Yorum Ekle
Adınız :
Başlık :
Yorumunuz :

Dikkat! Suç teşkiledecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Mustafa Yıldız
YAZARIN ÖZGEÇMİŞİ

MUSTAFA YILDIZ KİMDİR?

Mustafa Yıldız 1951 yılında Konya'nın Kulu İlçesinin Hisar köyünde doğdu.1963 yılında İlkokuldan mezun olduktan sonra birkaç yıl Arapça okudu.

1967–1968 ders yılında Ankara İmam-Hatip Okulu'na girdi. 1973–1974 yılında bu okuldan mezun olduktan sonra Ankara merkezinde İmam-Hatip olarak memuriyete başladı. Aynı yıl Hacettepe Üniversitesi Sosyal ve İdari Bilimler Fakültesi'ne girdi. Bir yandan memuriyetini sürdürürken diğer yandan öğrenimini sürdürerek mezun oldu.

1981 yılında Erzincan'da kısa dönem askerlik görevini yaptı.

1983 yılında Diyanet işleri Başkanlığı adına Almanya'ya Din Görevlisi olarak gitti. 1988 yılında yurda dönen Yıldız, Diyanet İşleri Başkanlığı'nda Süreli Yayınlar bölümünde Diyanet Gazetesi, Diyanet Çocuk Dergisi... Gibi yayınların hazırlanmasında çalıştı ve adı geçen yayın organlarında yazılar yazdı.

Bir yıl sonra1989 Eylülünde istifa ederek serbest ticarete atıldı. Bu tarihten sonra aktif siyasete atılarak, belediye başkanlığı adaylığı, milletvekili adaylığı ve on yıl boyunca bir partinin Ankara İl Başkanlığını yaptı.

2003 yılında ticaret ve siyasetten ayrılan Mustafa YILDIZ, açıktan atama ile Ankara Büyükşehir Belediyesi Basın Yayın Daire Başkanlığı nezdinde göreve başladı. 2 yıl sonra adı geçen dairede Kamuoyu Değerlendirme Şube Müdürü olarak 12 yıl boyunca anket çalışmalarını ve sanat sergilerinin yöneticiliğini yaptı. Petek adlı şiir kitabını bu görevinde iken yayımladı.

Belediyedeki görevine başladıktan kısa bir süre sonra Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Tefsir Bölümünde master yaptı.

Mustafa Yıldız’ın yayımlanmış 2 kitabı ile yayımlanmamış 5 kitabı; çok sayıda dini, sosyal ve kültürel içerikli yayınlanmış makalesi bulunuyor.

60’lı yıllardan beri muhtelif yayın organlarında şiirler ve yazılar yazmaktadır. Yeniden Milli Mücadele ve Pınar dergilerinde şiir ve yazıları yayımlanan Yıldız, AnaHaberGazete internet gazetemizin de köşe yazarıdır.

Mustafa YILDIZ, Anadolu Eğitim Kültür ve Bilim Vakfı mütevelli heyet üyesidir.

Ankara Büyükşehir Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Dairesi Başkanlığında Şube Müdürü görevinden emekli olan Mustafa Yıldız, 4 çocuk ve 7 torun sahibidir. Ankara’da ve Konya’nın Kulu ilçesinde ikamet etmektedir.

sanalbasin.com üyesidir

ANA HABER GAZETE
www.anahaberyorum.com
İşin Doğrusu Burada...
İLETİŞİM BİLGİLERİMİZ
BAĞLANTILAR
KISAYOLLAR
anahaberyorum@hotmail.com
0312 230 56 17
0312 230 56 18
Strazburg Caddesi No:44/10 Sıhhiye/Çankaya/ANKARA
Anadolu Eğitim Kültür ve Bilim Vakfı
Anadolu Ay Yayınları
Ayizi Dergisi
Aliya İzzetbegoviç'i
Tanıma ve Tanıtma Etkinlikleri
Ana Sayfa
Yazarlarımız
İletişim
Künye
Web TV
Fotoğraf Galerisi
© 2022    www.anahaberyorum.com          Tasarım ve Programlama: Dr.Murat Kaya