Vücudun %2'sini oluşturan beyin, kan dolaşımına giren oksijenin %20'sini kullanır.

Beynimiz oksijensiz kalmamalıdır.

Beynimizi oksijensiz bırakmamak için sürekli ve düzenli nefes almamız gerekmektedir.

Nefessiz kalınca: 4-5 dakikadan daha fazla oksijensiz kalan beyin hücreleri ölmeye başlar ve olumsuz belirtiler ortaya çıkmaya başlar. Sonuçta koma, nöbet ve ölüm meydana gelebilir. Beyin ölümü gerçekleşenlerde beyinde hiçbir aktivite olmaz. Bu kişilerde göz bebekleri ışığa reaksiyon göstermediği ve mekanik solunum cihazına bağlı olmadan nefes alamadıkları belirtilmektedir.

Beynimizin oksijen ihtiyacı fazladır. Beynimiz birkaç dakika oksijensiz kalması halinde beyin hasarı oluşmaya başlar

Beynin Oksijensiz Kalmasına bağlı olarak ortaya çıkan problemler: Solunum problemleri, inme (felç)(kan akımı olmaması nedeniyle beyin dokusunun hasar görmesidir) psikolojik problemler, konuşma problemleri, görme problemleri, hareket fonksiyonlarında zorluk, kas güçsüzlüğü ve istemsiz kasılmalar, kalp ve damar problemleri meydana gelebilir.

Kan dolaşımı devam eder ancak beyne yeterince oksijen gitmezse buna “beyin hipoksisi” denir. Beyne giden oksijen tamamen kesilirse buna “beyin anoksisi” denir..

Suda boğulma ve soba zehirlenmesi gibi durumlarda oksijen tamamen kesildiği için beyin anoksisi oluşur.

Beyin hipoksisinin belirtileri: Geçici hafıza kaybı, hareket etmede güçlük ve dikkat dağınıklığı meydana gelir. Karar verme ve düşünmede olumsuz etkiler oluşur.

Beynin oksijensiz kalması bakımından risk grubunu oluşturan meslekler: Boks, dalış, futbol, itfaiye çalışanları, madenciler, dağcılık ve yüzme sporları ile uğraşan kişiler. 

Doğum sırasında oksijen eksikliği yaşayan bebekler, risk altındadır.

Bazı hastalarda epileptik nöbetler geliştiği bildirilmektedir.

Su altında uzun süreli nefes tutmalar önceden ciğerlere oksijen çekildiği için hasar azaltılabilmektedir. Dalgıçlar önceden ciğerlerine oksijen çekip belirli bir süre bu oksijeni tüketirler. Ancak bu işlem uzman kişiler tarafından öğretilmelidir.

Rastgele herkes su altında uzun süre nefesini tutarak kalmamalıdır.

Beynimiz oksijensiz kalırsa: İlk iki dakika içerisinde beyin hücreleri hasar almaya başlar. İlk 3 dakikadan sonra beyin hücrelerinde kalıcı hasarlar oluşmaya başlar. Beş dakikadan sonra beyin hücrelerinde ki ölümler fazlalaşır.

Beynimize kan damarları vasıtasıyla oksijen taşınır. Bilim adamları beynimiz herhangi bir nedenden dolayı 4 dakika veya daha uzun süre oksijensiz kalırsa beyin hücreleri ölmeye başlar ve kalıcı beyin hasarı meydana gelebilir.

Çocuklarımız suyun altında kim ne kadar uzun süre kalacak yarışmasına girmemelidirler. Bu hareket beynimize oksijenin az gelmesi sebeplerindendir.

Çok iyi olan bir dalgıç bugün beyne oksijenin gitmemesi nedeniyle bitkisel hayatta yaşam mücadelesi vermektedir. Bu makaleyi bu nedenle kaleme aldım.

Çocuklarımızı uyaralım. Dalış yapanlar ve yüzenler risk grubundadırlar

Bu makale değerli doktorlarımızın makalelerinden derlenerek hazırlanmıştır.

Necdet ERGÜN

Ziraat Yüksek Mühendisi