Ülkemiz ve dünyanın içinde bulunduğu özel durum dolayısı ile, olağan üstü ve ilginç günler yaşamaktayız.
İçimizi acıtan vakalarla karşı karşıyayız. Alışılmış yaşam biçimimizi etkileyen uygulamalar, özgürlüğümüzü ipotek altına almış gibi gözükmekte.
Sosyal yaşantımız, iş hayatımız, doğal mecrası dışına çıktı. Büyük bir sınava tabii olduk.
Hayat serüveninde her an sınav ile karşı karşıya olduğumuzu elbette biliyoruz. Ama bu sınav oldukça farklı olarak karşımızda duruyor.
Kişisel sınav olmaktan çıkan bu özel durum, bütün toplumu, hatta insanlığı içine alan bir sınav haline geldi.
Sosyal medya ilginç mesajlarla dolu. İlgi çeken mesajlara verilen cevaplar da oldukça ilginç.
Sosyal medya FACEBOOK aracılığı ile arkadaşımın ders niteliğindeki paylaşımını kendi cümlelerimle aktarmak istiyorum.
GÜNEBAKAN bitkisini ve çiçeklerini mutlaka bilirsiniz. Her yörede değişik isimler ile bilinir. Yaygın isimlerden birisi AYÇİÇEĞİ, Orta Anadolu’nu bazı yerlerinde GEVRAMEN olarak bilinir.
GÜNEBAKAN çiçekleri güneşin ışığını takip ederler. Hep ışığa bakarak pozisyonlarını tayin ederler. Akşama doğru da yüzlerini TOPRAKANAYA doğru eğerek muhtemelen uyku durumuna girerler.
Hep merak edilmiştir! Havanın yağmurlu ve güneşin olmadığı zamanlarda, GÜNEBAKAN’NIN pozisyonu nasıldır?
Şu anda, kafanızda çeşitli düşüncelerin uçuştuğunu varsayıyorum. Çünkü ben de öyle bir an yaşadım. Oldukça ilginç gelen bu sorunun cevabı olarak, TOPRAKANAYA bakar dedim. YANLIŞ BİR CEVAP.
LÜTFEN DİKKAT !!!
GÜNEBAKANLAR; güneşin olmadığı ve yağmurun olduğu böyle zamanlarda, ENERJİLERİNİ PAYLAŞMAK İÇİN -( elbette YARATAN bilir)- YÜZLERİNİ BİRBİRLERİNE DÖNERLER.
DOĞA içinde, nice ders mahiyetinde güzellikler, gizemli GERÇEKLER vardır. ALLAH’IN yarattığı her şeyden ders alınabilecek GERÇEKLERİ unutmamak önemlidir.
Şimdi de, GÜNEBAKAN çiçeğinin bize verdiği MESAJI anlamaya çalışalım.
Hep aydınlık, problemsiz, mutluluk dolu bir dünyada mı yaşıyoruz? İstisnasız herkes AYDINLIK İÇİNDE yaşamak ister. Hep bu doğrultuda arayış içindedir.
Gerçekte herkesin farklı bir yaşam biçimi vardır. Yaşadığımız çevre, ailemiz, arkadaşlarımız, işimiz farklı farklıdır.
Mutlu günlerimiz olduğu gibi, bulutlu ve kasvetli havalar da vardır. Bu gibi gerçeklerden kaçış mümkün olabilir mi?
O HALDE;
GÜNEBAKAN çiçeğinde olduğu gibi, yüz yüze bakarak, birbirimizi desteklemeye, moralleri yükseltmeye, YENİDEN GÜÇLENMEYE NE DERSİNİZ ?
Büyük bir sınav içinde olduğumuz bu durumda, hayatın hengamesi içinde kaybettiğimiz önemli değerleri yeniden hatırlayarak, MÜSLÜMAN TÜRK MİLLETİNİN KODLARINA dönebilme çabamız olsun.
Yalnızlaştırdığımız ANA/BABAMIZI, akrabalarımızı, komşularımızı, arkadaşlarımızı yeniden hatırlayıp, yüzümüzü onlara döndürerek ENERJİMİZE yeniden kavuşalım.
“Her gündüzün akşamı olduğu gibi, her karanlık gecenin AYDINLIK SABAHI vardır.”
Bu günlerin bize yüklediği sorumluluklarımızı yerine getirdiğimiz taktirde, ALLAH bize “AYDINLIK SABAHI” nasip edecektir. İNŞALLAH…