Ramazan yaklaşıyor. Öncesi hazırlık yapmak üzere bir hatırlatma!
Rızkı dağıtan Allah'ı unutma!
Rızkımı elde edeceğim diye harama bulaşma!
Senin imkanlarının içerisinde başkalarının da rızkı olabileceğini hatırla!
Allah sana güvendiği için, senin ekonomik varlığının içerisine yaşından, sağlığından dolayı çalışma ve kazanma yeteneği olmayanlar için bir pay koymuştur. Bu payı sahiplerine mutlaka ulaştırman gereğini bil. Onlara ulaştırmak için hazırlığını yap. Bekleyenleri unutma!
Ramazan, lehimize pozitif ayrımcılık günleri olan manevi bir ticaret mevsimine girişimizin habercisidir. Allah'la ticaretimiz bereketli olsun.
Ramazan Allah'a her zamankinden daha da yakın olmak, geçmişimizin muhasebesini yapıp, kendimizle hesaplaşmak için çok güzel fırsatların bize sunulduğu aydır.
Ramazan yenilenme ayıdır, derlenip toparlanarak, bilerek ve bilmeyerek işlediğimiz günahlarımıza tevbe etme, affedileceğine yürekten inanarak Allah’ın rahmet ve mağfiretine sığınma günleridir.
Dinginlik!
Ramazan nelerimizi değiştirmeli diye sorduğumuzda, öncelikle kendimizi dingin hale getirmeli. Dinginlik yüzleşmeyi, merhameti, kendini arındırmayı, başkalarını daha fazla düşünmeyi, günü daha iyi planlayarak Allah’ın istediği günlük ibadetleri daha da farkında olarak yapmayı, dünyayı gereğinden fazla ciddiye almamayı hatırlatan duygusal bir farkındalıktır. Dinginlik dilimizin ve gönlümüzün sükununa katkıda bulunur. Kalplerimizin birbirine yakınlaşmasına, dedikodudan uzaklaşmaya hayatımızın ve sorumluluğumuzu farkında olmamıza yardımcı olur. Ramazan’da yakaladığımız dinginliğimiz ve ruhumuzun derinliklerinde hissettiğimiz sessiz İslami devrimin diğer günlerimizde de devam etmesini sağlayacağından şüphemiz olmasın.
Ramazan; RABB'e teslimiyetimizi daha güçlendirmeli. Hayat tarzımızdaki kusurlarımız düzeltmemize destek olmalı. Bizim olmayan şeylere( Zekat) sahip olma duygumuzu yok etmeli. Unutmayalım ki; "Ne karınca zayıf olmakla aç kalır, ne de arslan pençesinin ve kuvvetinin zoruyla karın doyurur."
Allah her birimizin imkanları içerisine, başkalarının paylarını koymuş ve onları bize bedelsiz ortak etmiştir. Bu payları kendimizin zannetmeyelim.
Bize ait olmayan bu payları sahiplerine ulaştırmakta geç kalmayalım.
Bu ayda; ibadetlerimiz daha düzenli olmalı. Güvenilirliğimiz, adalet duygumuz, paylaşımcılığımız artmalı.
Devrim!
Başlıkta Ramazan için devrim ifadesini kullandım. İnsanların hayatı yavaşlattığı, dünya işleri ile daha az meşgul olduğu, RABB'imize teslimiyetin lezzetini daha yoğun yaşamaya çalıştığı, tefekküre, zikre, ibadete daha coşkuyla sarıldığı, iyilik etme ve yardımseverlik duygularının arttığı, toplu halde (cemaatle) ibadete yöneldiği, fakir fukarayı her zamankinden daha fazla kolladığı Ramazan ayı, toplumun ve bireyin ahlakiliğini yükseltiyor. İnsanların duygularını ve gönül enginliğini en üst noktalara çıkartıyor.
Dikkat etmişsinizdir, dünya hayatı sadece inananlar, oruç tutanlar için yavaşlamıyor. Çarşı, pazar, alışveriş, dünya işleri herkes için durağanlaşıyor. İftar saati öncesi oruç tutan, tutmayan herkes işyerini kapatıyor. Yollara düşüyor. Dünya hırslarının ve çok kazanma duygularının zirve yaptığı günümüzde, kim ve hangi güç dünya hayatını böylesine erkenden durdurabilir. Bu Ramazan’dır. Gönüllerde estirdiği devrim rüzgarıdır.
Oruç toplumsal hayatın sigortasıdır. İnsanı eğiten, geliştiren, kişilik kazandıran bir ibadettir.
Ramazan insanın kendini dinlemesine ve tanımasına, çevresiyle kucaklaşmaya imkan veren ne güzel bir arınma ve Rabb’ine kulluk etme istasyonudur.
İstasyondan nasiplenmek dualarımla!
Dinginliği ve devrimi yakalamak isteyenler, Ramazan’a ve oruca kendimizi iyi denetlettirelim. Ramazan’ımız RABB’imize olan teslimiyetimizin yeni bir başlangıcı olsun.
Rabb’imiz hayatının her anında arınma, temizlenme ve kulluğun bilincini yakalamak isteyen insanın, bazı özel ve istisna günlerde RABB’ine daha yakın durarak, iyi kulluk edebilmesi için çabalaması istemektedir.
RABB'imiz Hz. Muhammed’i ilahi mesajla nasıl güçlendirip sağlamlaştırmışsa, Ramazan'ın günleri ve geceleri, seçilen, alemlere rahmet olarak gönderilen Hz. Peygamberin takipçileri olan bizlerin, kendimizi yenilemeye, günahlardan arınmaya, kirliliklerimizden temizlenmemize, sorumluluklarımızı artırılmasına, Ramazan’da ruhumuz ve kişiliğimizdeki yakaladığımız devrim izlerinin sürekli olmasının adımı olsun.
İçerisi doldurulmuş tevbeyle RABB’imize boyun eğmeye, dosdoğru yol diye tarif edilen yolda yalpalamadan, doğru bir şekilde ilerlemeye, yeryüzünde egemen gücün İslam olması hedefini yakalamak için çabalamamıza vesile olsun. İnşaallah!
Kendimizi Ramazan gecelerinde korkarak, ürpererek, boyun eğerek, sessizce ağlayarak, hata ve günahlarımızla yüzleşerek kabul edilebilecek bir tevbe ile sessiz bir yolculuğa çıkmayı denemek bu ay yakalayabileceğimiz en iyi bir fırsat olabileceği kanaatindeyim.
“Hesap sorucu olarak insanın kendisinin yeteceği gün” gelmeden önce, yaşadığımız Ramazan gecelerinde kendimizle baş başa kalarak, vaktin en karanlık bir zamanında, kendi aydınlığımızı yakalamak için RABB’imizle temas kurmalı ve O’na teslimiyette sorun yaşamayacağımızın sözünü vermeliyiz.
Ramazan'da arınmış bir şekilde RABB'imize teslimiyetin lezzetini yakalamış, hayatlarına bembeyaz sayfalar açan kardeşlerimi tebrik ediyor.
Cennete çıkan yolculukları kendilerine hayırlı olsun diyorum. Sizler Allah'ın izniyle Cennetin VİP yolcuları olmayı hak ettiniz. Yolunuz açık olsun.
Dinginliği ve devrimi yakalamak için geç kalanlardan olmamak dualarımla!
Vahap Yaman
vahap3442@gmail.com