Köyde bayram hazırlıklarını genelde kadınlar yapardı. Biz çocuklar "bayramlık" nedir bilmezdik.
Her bayram hepimize kıyafet alınmazdı. Ama elbiselerimiz yıkanır, yırtıklar yamanır, sökükler dikilirdi. Bazı bayramlarda büyük kardeşlere yeni alınırsa, küçükler de onların yıkanmış, yamanmış eskilerini giyerdi. Kızlara entarileri elde dikilirdi.
Sadece ayakkabısı yırtılan erkek çocuklara siyah lastik, kızlara renkli naylon ayakkabı yeni alınırdı. Altı sağlam kenarı yırtık olanlarsa Bardağın Hilmi dedeye yapıştırılmaya götürülürdü. Evlerde bayram temizliği bitince anaları, çocuklarını "arefe suyu"yla çamaşır leğeninde çimdirirdi.
Bayram namazında cami bahçesi bile dolardı. İmam Rıfat Hoca'nın hutbeden sonra yaptığı kısa duanın ardından yüksek sesle: "El-Fatiha" demesiyle, camiden önce çocuklar çıkar, evlere koşardık.
Bayram yemeğini akraba ve komşu erkekleri köy odalarında yerdi. Bizim odaya Latif dayım, Hadi dayım, Şevket dayım; bu taraftan Naim ve Hulusi emmiler, İsmail emi ve Karabeg emi, Osman emimle, Yaşar emim gelirlerdi. Evlerden su böreği, sini, baklava, sebze yemekleri, pirinç pilavı, çorba, mantı, sütlü, üzüm-kayısı hoşafı, (Şevket dayımgilden erik hoşafı) ...ve bol tandır ekmeği getirilirdi. Latif dayımın yemeklerini Bekçi Şığı Dayı taşırdı.
Odaya üç büyük yer sofrası kurulurdu. Köyün koyun ve sığır çobanları, kır bekçisi, köyde çalışan ırgatlar, misafir olanlar yemeğe bayram namazında davet edilirlerdi.
Yemek duasını Hilmi hocam yapardı. Sofra toplanınca eller öpülür, bayramlaşma başlamış olurdu. Herkes birbirine sarılırdı. Kimse kimseyle küs olmazdı.
Köydeki odaların hepsi gezilirdi. Genelde odalarda kağıtlı şeker ikram edilir, kolonya dökülürdü. Bizim odada ise akide şeker bulunurdu. Nazmi çavuş bizim akide şekerleri tabağıyla cebine doldurur, millete gösterirdi.
Nuri Usta'nın odada Refik Çavuş çocuklara da çay ikram ederdi..
Evdeki gelinler Cevahir nenemden izin alır, baba evlerine bayramlaşmaya çocuklarıyla giderlerdi. Annemle dayılarımızı gezerdik. Akşam Hadi ve Latif dayılarımızda börekle çay içerdik, kağıtlı şekerleri cebimize doldururduk. Şevket dayımgilde armut ve erik kurusu yerdik. Dayılarımızda yarı geceye kadar otururduk. Uykumuz hiç gelmezdi.
Bayram günü öğleden sonra,Toprakpınar'dan Muhabbet hala, Muteber bibim, kızları Satı bacımla, Günay İsa eniştemin kağnısıyla gelirlerdi.
Ilısu'dan Sebiha bacım, Ali eniştemin sürdüğü tek at arabasından çocuk kucağında inerdi. Babası Hilmi amcama sarılınca ağlardı, Hocamın da gözleri dolardı.
Bayramın ikinci günü Hilmi Hocamı ve Cevahir nenemi ziyarete; Toprakpınar'dan Nesip dayı, Şevki Hoca; Ilısudan Şığ Bekir, Kepirceden Hacı Mehmet Ali dede, Kavgacıoğlundan Hacı İhsan emmi... çoğu zaman eşekle gelirlerdi.
Öğle yemeğinden sonra toplu olarak bayrama köye gelmiş olan köyümüzün alimi Sorgun vaizi Mehmet Ali Hocayı görmeye giderlerdi.
Bayram boyunca, yakın köyler arasında kağnı gıcırtısı, at arabalarının zil seslerine karışırdı.
Biri gider, biri gelirdi.
Çocukluğumuzun bayramlarında henüz köyler boşalmamıştı. Sokaklar insan doluydu. Evler çocuk kaynardı.
Bu bayram sabahında hanımla şafakta uyandık. Tıraşımı oldum, siyah takım elbisemin içine beyaz gömleği giydim, kırmızı kravatı taktım. Bayramlıklarımı giydim. Bayram namazına tek başıma gittim. Çıkışta hiçbir akraba ve tanıdığa rastlamadım. Dönüşte apartmanın asansörüne binmedim. Kapı ve merdiven demirlerine dokunmadan sessizce eve girdim.
Bayram soframızı 8 kişilik hazırlamıştık. Çocukların ve torunların yerlerini boş bıraktık.
Masaya iki kişi oturduk.
Yutkuna yutkuna kahvaltı yaptık.
Bu bayram börek, baklava ve hoşaf yapmamıştık.
Tek başımıza bol bol çay içtik.
Mahallenin çocukları için vestiyerin önüne kolonya, şeker ve bozuk paraları koymuştuk. Ama zile basan tek bir Allah”ın kulu olmadı.
Kapıdan umudumuz olmadığından, telefonun başına geçtik .
Çocuklar ve torunlara görüntülü el öptürdük.
Biz de büyüklerimiz, akrabalarımız, eş ve dostlarla bol bol telefonlaştık. Bayramlarda el öptüklerimizin ve öpenlerimizin yanımızda olduğu, "nice bayramlar " dileklerimle herkese hayırlı bayramlar...
Cemil KILIÇARSLAN
Yozgat, 13 Mayıs 2021