Sizlere zamanında her biri bir ışık kaynağı olan ve çevrelerini aydınlatan, günümüzde benim de içerisinde bulunduğumuz yaşı atmış ile yetmiş beş arası olan bir nesilden bahsetmek istiyorum.

Tecrübeli, hayatın her türlü güzelliklerini ve zorluklarını yaşamış, iyiliklerde öncülük etmiş, fikri birikimi ile pek çok insanın aydınlanmasına vesile olmuş, İslam davasının farklı bölgelere ulaşması için var gücüyle mücadele etmiş, okullarını ve alacağı diplomayı önemsememiş, abilerinin mezun olma, en kolay derslerinden birini bırak talimatlarına uymuş, nerede akşamlayacağı, nerede sabahlayacağı belli olmayan bir çalışma temposundan rahatsızlık duymamış, kendisine verilen görevleri yeri neresi diye sormadan kabul etmiş, haydi gidiyoruz diye çağırıldığında nereye diye sormamış gençlerin, örgütlü veya bireysel çabaları günümüz İslam davasının erlerini şekillendirmiştir. Bunlar bahsettiğim yaş gurubunun güzel örnekliklerindendir.

Bireysel ve toplumsal bilinç uyandırma amaçlı, fikir ve düşüncelerini genç nesillere aktararak, İslam davasının misyonunu benimsemiş, İslami dönüşüme öncülük ve önderlik edecek gençleri yetiştirerek, bayrağı onlara teslim etme çalışmalarını disipline etmeyi amaçlamak her Mü'min gibi bu yaş gurubunun temel görevidir.

Birikim sahibi olan bu insanlar tecrübelerinin, yarınlara aktarılması ve İslami kimliği kuşanmış toplumların inşasını, birlikte mücadele etmeyi ilke olarak benimsemiş insanların yetiştirilmesi ile mümkün olabileceği çalışmalarını yaşayarak görmüşlerdir.

Kur’an’ı gereği gibi okumak, öğrenmek, anlamak, iman etmek, yaşamak, insanlara tebliğ edip öğretmek, açıklamak, Kur’an’a uygun bir hayatın yaşanılır kılınması gerekir, şeklinde formüle edilen tarzı, gelecek nesillere aktarmayı temel ilke olarak benimsemişlerdir.

Modern ve seküler düşüncenin hedefleri arasında olan gençlerin kendilerine sunulan hayat tarzlarına karşı, İslami duyarlılıkları arttırılarak İslami kimliği kuşanmalarına yardımcı olmak, toplumun ve yeryüzünün inşasında öncü ve önder yapmak amacıyla, onları aydınlatmak, davanın tecrübelilerinin aksatmaması gereken görevleri arasında olduğunu kabul etmişlerdir.

Günümüz insanının önüne konulan, modern ilahlar olarak adlandırılan, sanal yaşam, internet bağımlılığı, dizi çılgınlığı, şiddet taraftarlığı, ahlaki yozlaşma gibi başlıklara dikkat çekmek toplumların selameti açısından önemlidir.

Diğer taraftan hep umut vaad eden, görev ve sorumluluk bilincine sahip olunması gerektiğini hatırlatan, toplumsal değişimin ancak direnen, toplumu değiştirmeye aday dava erleri tarafından sağlanacağını unutmamak gerek.

Bu mücadelede birikime sahip feleğinin imbiğinden geçerek elde edilen tecrübeyi aktaracak ak saçlılara günümüzde daha fazla ihtiyaç var.

Ak saçlılar kendinizi emekliye ayırmayın. Kendini emekliye ayırmış ak saçlılar tecrübenizi toplumların aydınlanması için esirgemeyin. Sizin mücadele deneyiminizi dinleyecek, yaşanmış tecrübeden dersler çıkaracak gençler var. Onlara gençliğinizde nasıl ulaşmışsanız şimdi de ulaşın. En azından birkaç genci kendiniz gibi yetiştirin. Torun sevecek zamanı her zaman bulursunuz. Günümüz dün yola çıkan yolcuları bugün de bekliyor. Yola çıkın, yolculuğu deneyin.

Günümüz ak saçlıları, Rabb'imizin mesajını iyi algılamış, Müslüman kimliği güzel kavrayıp ona göre davranmasını öğrenmiş bir nesildir. Kendilerinin gençlik döneminde aldıkları mesajı başkalarına ulaştırmak için yola çıkmak zorundadır. Bu ak saçlılar peygamberlerin yolculuklarını iyi kavrayan bir nesildik. Hatırlayalım.

Günümüz insanı Müslüman kimdir? Ne yapar? Neye inanır? Nasıl yaşar? sorularının dünyada en çok sorulan sorularına muhataptır. Dünyanın sorduğu bu soruların cevaplarını doğru anlatacak yolcular hem kendi ülkemizde hem de dünyanın her tarafında beklenmektedir. Bunun için yola çıkarak güzel bir örneklik yapılması gerekmez mi?

Dini hep kendi kendimize anlatmaktan vazgeçelim. Sadece geçmişi anlatmaktan bizler şöyle yaptık, böyle yaptık, sıramızı savdık, şimdi başkaları yapsın demekten vaz geçelim. Rabi’mizin mesajını doğru algılayanların söyleyecek sözleri ve yapacak çok işleri var. Umutlarını diri tutanlar, gereğini yaparak sahaya inenler, birlikte mücadele etme ruhuna sahip olanlar kazananlar olmuştur. Bu konuda herkesin yaşadığı tecrübesi vardır. Yeni tecrübelerin tadını yakalamak için yollara düşelim. Yolumuz açık olsun!

Haydi öyleyse yola çıkarak hayırlı işler için yapanlara öncülük etmeye yolculuk etmeye! Umutları tükenmiş, moralleri çökmüş, vurdumduymaz hale gelmiş gençler ak saçlı amca ve abilerin dinamizmi ile hareketleneceğini unutmayalım.

Öbür türlü suskunluk çözümsüzlüktür. Çözümsüzlüğe razı olmaktır. Tecrübe hayatın imbiğinden süzülerek gelen değerlerdir. Başkalarına aktarılarak hayat bulur. Tecrübe sahipleri yaşayan canlı sözlüktürler. Dara düşen sözlüğe başvursun

Söyleyecek sözün var ise ki ben var olduğuna inanıyorum. Sahaya in doğruları öğret, yaşayarak model ol. Bana doğruları öğretecek kimse yok mu diye bekleyenlerin hasreti son bulsun, Unutmayalım ki tebliğ aydınlanmanın ışık saçan düğmesidir.

Gençlerin İslami düşünce tarzına kavuşmalarına destek vermek, İslami hayat tarzını yaşamalarına yardımcı olmanın müjdeleyici, yumuşak dilden geçtiğini hatırdan çıkarılmamalıdırlar.

Büyükleri tarafından yolu iyi tarif edilen genç her şartta kendini yeniler. O halde yolu iyi tarif edelim.

Toplumda çıkan yangını söndürmek için saçın ak da olsa sen söndür.

Gençlerimiz bizim için de göz aydınlığımız olsun.

Bizim boşluğumuzu doldurmak için hiç istemediğimiz şeytan ve askerleri bekliyor.

Üstelik çocuklarımızı bize yabancılaştırmak için

O halde kendimizi emekliye ayırmak yok. Emekliliğimiz teneşirde!

Yanlış düşünmüyorum değil mi?

Biliyoruz ki: Gereğini yapanlar kazanırlar.

Vahap Yaman
Vahap3442@gmail.com