İnsan yaratılışı icabı ve akıllı bir varlık olması nedeniyle, hak ve menfaatlerine aykırı her türlü vakıalara karşı durur.
İnsanlık tarihine baktığımızda ise; karşı tavır takındıkları vakıalar arasında İslâm inancı da vardır. Böyle olunca, İslâm’ ın, insan hak ve menfaatlerine aykırı bir tarafı mı var diye düşünüp bir değerlendirme yapmak ve bu değerlendirmenin sonucuna göre, insanın İslâm’ a karşı çıkmasının nedenlerini belirlemek beşerî ilimlerin en belli başlı konusu olmaktadır.
Bu yazımızda bu konu üzerinde çalışmak istedim.
İNSAN İSLÂM’ A NEDEN KARŞI OLUR?
-Hayat ve kâinattaki mikro ve makro sistemlerin muazzam, muhteşem, mükemmel, uyumlu, havsala almaz intizamı karşısında; sırf aklıyla cevap bulamadığı ve bilim geliştikçe de daha da girift hale gelen yaratılış, sevk ve idareyle ilgili sorulara;
HAYAT ve KÂİNAT; İLMİ, İRADESİ ve KUDRETİ MUTLAK TEK BİR YARATAN TARAFINDAN YARATILDI ve SEVK ve İDARE EDİLMEKTEDİR şeklinde cevap vererek tüm soruları cevaplandıran, bu suretle tüm kafa karışıklıklarını ortadan kaldıran TEVHİD AKÎDESİYLE cevap verdiği için mi?
-Peygamberlere ve Kitaplara iman inancıyla; sırf akıl ve beş duyuyla hayat ve kâinatı anlayıp izaha yeltenen felsefelerin acziyetini, vahiy ile bertaraf ettiği için mi?
-Meleklere iman inancıyla; Allah’ ın mutlak ilim, mutlak kudret ve mutlak iradesini nasıl tahakkuk ve tezahür ettirip insanoğluna nimetlerini lütfettiğini anlayabilme imkânını İnsanoğluna bahşettiği için mi?
-Ahiret inancıyla; insanın dünyada karşı karşıya kaldığı, zulüm, haksızlık ve mağduriyetlerin öte dünyada şaşmaz bir adaletle giderileceği, yaptığı zerre-i miskal iyiliğin de, kötülüğün de karşılığını göreceği inancıyla; kötülükten men edildiği ve iyiliğe teşvik edildiği için mi?
-Kader’ e, hayır ve şerrin Allah’ tan geldiği inancıyla; Dünya’ nın bir imtihan yeri olduğu, imtihanı kazanması halinde dünyada da ahirette de mutlu olacağı, hakkına ve kaderine razı olarak isyandan uzak duracağı, böylece mutlu ve huzurlu bir toplumun inşa edileceği için mi?
İNSAN İSLÂM’ A KARŞI OLUR?
YAŞANILAN HAYATLA İLGİLİ OLARAK:
- “…Canlarınız, mallarınız, namuslarınız birbirinize karşı haramdır! “kaidesiyle; insanların birbirlerine karşı davranışlarında bu konularda azami dikkat ve hassasiyeti göstermeleri emredildiği için mi?
- Aile kurumunda; Kocanın karısına, karının kocasına karşı hak ve yükümlülüklerinin olduğu, bu hak ve yükümlülüklere sadakatle riayet edilmesi mecburiyetini, yine çocuklarla anne ve babanın birbirlerine karşı sevgi, saygı, şefkat, merhamet ve sadakatle davranarak, mahremiyet ve tesettüre riayet ederek sağlam bir aile yapısı tesis ettiği için mi?
-İnsan ve toplumun eğitimiyle ilgili olarak;
Allah’ ın Yüce Kitap’ ında ilk kelime olan: “Ikra-Oku” emriyle, devamında: -“ Ey örtüsüne bürünen…” Diye başlayıp, Peygamber (S.A.S.) Efendimiz’ e hitaben: kendisine vahyolunanı tebliğ etmesi emrolunup, bu suretle öğrenme ve öğretmenin insanın ilk vazifesi olduğu İşaret buyurulduğu için mi?
- “Bana bir harf öğretenin kölesi olurum” “İlim Çin’ de de olsa ara bul” , “İlim Müslüman’ ın yitiğidir, onu nerede bulursa alır” düsturlarıyla ilmin ve eğitimin insanoğluna ilk vazife olarak verilmesi nedeniyle mi?
-Ekonomi ve iş hayatında; “İnsan için, bizzat kendi emeğinden başkası yoktur” , “İşçinin sırtının teri kurumadan hakkını ödeyiniz” , “Aldatan olmayınız, aldanmayınız da!” , “ İki günü birbirine denk olan ziyandadır.” , “ Ahitlerinizden dönmeyiniz, emanete riayet ediniz”, “ İşinizi en güzel şekilde yapınız” , şeklindeki emir ve yasaklarla iş hayatını hakkaniyet esasına dayandırdığı için mi?
“Ticaretle uğraşın ve cesur olun zira rızkın onda dokuzu ticaret ve cesarettir” dendiği, emanete riayeti, yükümlülükleri yerine getirme mecburiyetini, hakka rızayı emrederek,
Paradan para kazanmak demek olan faizi, karaborsacılık (İhtikâr), aldatma, sözden dönme, borcunu ödememe gibi ticari hayatı zehirleyen fenalıkları yasak ederek,
Ticari hayatı nizam ve intizama soktuğu için mi?
İSLÂM’ A KARŞI OLUNUR?
Değerli okuyucu;
konuya sonraki yazımızda devam edeceğiz. Allah’ a emanet olunuz. 05.05.2022
Av. Mehmet AKTAN