16.,17.,ve 18. yüzyılda pamuklu Hint Kumaşı,dünya giyim ve tekstil sanayiinin en başında geliyordu.
Avrupalı devletler, özellikle İngiltere ve Fransa, Hint tekstiline karşı asırları bulan mücadele ile Hint kumaşını imha etmeye çalıştı.
Prasannan Parthasarathi’nin Avrupa Zenginleşirken Asya Neden Yoksul Kaldı kitabında bu durum,tatlı bir rekabet gibi anlatılırken, yazarın zaman zaman çelişkiye düşüp, işin içinde gizli bir düşmanlık olduğu unutturularak anlatılıyor.
Hintli kadınların fabrikalarda ve atölyelerde dokuduğu pamuklu kumaşlar, boyayı keten ve diğer tekstil ürünlerinden daha iyi aldığından, daha iyi renk verdiğinden; Hint kumaşı birden Avrupa pazarlarında harıl harıl aranır olmuştu. Avrupa o zamana kadar pamuklu kumaşı bilmiyordu. Asiller orada ipekli giyiyordu. Fakirler ise ne bulmuşsa..
Hint pamuklu kumaşı Avrupa’yı öyle sardı ki, fakirler rengarenk ve daha kullanışlı Hint kumaşını köşe bucak arar oldu. Öyle ki,bir süre sonra Hint pamuklusu, ipeklinin ve ketenin gücünü kırdı. Herkes pamuklu giymeye başladı. Asiller ve zenginler de daha kullanışlı diye pamukluya yöneldi.
Hint kumaşı giymek, Avrupa’nın tümünde moda oldu. Herkes Hint pamuklusu giyiyordu. Pamuklu modanın demirbaşı oldu. Hint mamulleri giyene itibar çoğaldı. Alt gruplar da pamuklu giyince toplumsal hiyerarşi sarsıldı. Hint malları az bulunduğundan insanlar, altını, gümüşü ve para yerine geçen ne varsa bunları kumaş almaya sevk etti. Pamuklu giyen kadınlar kendilerini üst sınıftan saymaya başladı. Pamuklu zenginlerin giydiği ile eşit hali geldi. Bir İngiliz yazar gazetedeki köşesinde; “..zenginler ve asiller karılarını hizmetçilerinden ayıramaz hale geldi” diye yazdı. Çünkü herkes, Hint pamuklusu giyiyordu.
Yazar, burada, özellikle İngilizlerin ve Fransızların, Hint kumaşına karşı önce taklit ürünler sattıklarını rekabetin böyle başladığını yazıyor. Ama taklit ürün tutmuyor. Afrika köle pazarına götürülen taklit ürünleri köleler bile hemen fark etti. Taklitlerin , kokusunun ve dokusunun tipi hemen fark diliyordu.
Bu arada İngiltere ve Fransa, Afrika’da köle pazarlarına Hint kumaşı ile girdiler. Zaten kitabın ön kapağında, elinde efendisini taşıyacak saltanat arabası ile bekleyen bir köle resmi var.
Avrupa taklitle işi beceremedi. Bu sefer siyasi yönden baskılara başladılar İngiltere, parlamentoda Hint kumaşına karşı önleyici yasalar çıkardı.
İşin içine siyaset girdi. Hint kumaşı İngilizleri Hindistan’a soktu. Yazar, Hint kumaşının Hindistan’da zayıflamasını , Avrupa’nın ın tekstilde ilerlemesini Babür İmparatorluğu’nda ticaret serbestinin olmamasına bağlasa da bu görüşü bizce doğru değildir. Zira Hint kumaşının 16.,17.,ve 18. yüzyılda dünya hakimiyeti de gene Babür imparatorları zamanda oldu. İlk zaman nasıl bunlar işin içinde idi ise son ana kadar gene işin içinde onlar vardı. Hint kumaşının dünya hakimiyeti Babür İmparatorları zamanında oldu.
Hint kumaşının bulunamaz olmasının sebeplerinden birisi İngiliz ve Fransızların fiilen acımasız bir husumet beslemesinden kaynaklandı. Kitapta yazmayan bir çok husus var. Halk arasında söylenen ve fiilen gerçekleşmiş olaylar var. İngiliz askerlerinin Hint örgü atölyelerini basarak, pamuk eğiren kadınlara eziyet etmeleri , hatta kadınların parmaklarını kırmaları söylenen gerçeklerdir. Bunlar hala
Hindistan’da söylenir. Ama kitapta yazmıyor. Hint kumaşının bulunamamasının Babür Sultanlarının baskısına bağlamak doğru değildir.Bir kere Babür imparatorluğunu kim yıktı? Bu sorular cevapsızdır..
Babürlüleri yıkan İngilizlerdir. Başta devlet olmayınca Hindistan yıllarca İngiliz sömürgesin.
1850'lerde Babürlüler yıkıldığı zaman Hindistan yüz yıl İngiliz sömürgesi oldu. Ondan yüz yıl sonra Gandi Hindistan halkını İngiliz siyasetine karşı uyardı. Kitapta bundan hiç bahsedilmiyor.
Kısacası Hindistan'ı sömüren Babürlüleri yıkan, bulunmaz hint kumaşını tamen silen asil fail kitapta gizlenmiştir. Ama kitabı okuyanlar yazarın çelişkilerini fark ederek gerçeği işin zevahirinden öğrenebilmektedir.